"الأنباء السيئة" - Traduction Arabe en Turc

    • Kötü haber
        
    • kötü haberlerim
        
    • Kötü haberi
        
    Kötü haber için üzgünüm, çarşaflardan alınan menideki DNA sonucu geldi. Open Subtitles آسف على حمل الأنباء السيئة لكن الحمض النووي للسائل المنوي لأغطية السرير قد عادت لا تطابق للصديق أو مالك المنزل
    Kötü haber ise, içeri girmek işin kolay kısmıydı. Open Subtitles الأنباء السيئة هى أن الدخول كان الجزء السهل
    Şimdi, Kötü haber, yasal nedenlerden ötürü sonraki dönem, soran olursa sende gut hastalığı var. Open Subtitles الآن ، الأنباء السيئة هي، لأغراض قانونية، الفصل الدراسي المقبل إذا سألك أي شخص ، فإن لديك مرض النقرس.
    Bazı iyi ve kötü haberlerim var. Open Subtitles لديّ بعض الأنباء السارة وبعض الأنباء السيئة
    Korkarım kötü haberlerim var. Open Subtitles أخشي أنه لدي بعض الأنباء السيئة
    - Kötü haberi iyiye çeviren sihir numaran var mı? Open Subtitles هل لديك خدع سحرية التي بإستطاعتها تغيير الأنباء السيئة
    Kötü haber bu şeyler süper feromon yapmak için değil. Open Subtitles الأنباء السيئة هي هذه الأشياء لا تصنع الفيرومونات
    Kötü haber ise kız zaten ölmüş. Open Subtitles الأنباء السيئة هي أنها ميتة بالفعل. مات بالفعل؟
    Kötü haber almaktan korktuğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles إذاً ما تقوله بأنها تخشى الأنباء السيئة ؟
    Şimdi, Kötü haber şu ki kendi izlerini kaybettirecek aletleri var. Open Subtitles الآن، الأنباء السيئة أن لديهم التقنيات لمنع تعقب أثارهم
    Kötü haber şu ki, Erivan, Ermenistan'da. Open Subtitles الأنباء السيئة هي هي في يريفان، أرمينيا.
    Kötü haber herkesin dilinde. Open Subtitles هذه هي فكرتك من الأخبار الجيدة؟ الأنباء السيئة هي كلمة انتشار.
    Kötü haber, Jason Wolfe burada. Open Subtitles الأنباء السيئة هي جيسون وولف هو في الواقع هنا.
    Bay Kötü haber. Open Subtitles حامل الأنباء السيئة هل حان الوقت؟
    Kötü haber: çöpte bulduğun mavi çorapta hiçbir şey bulamadım. Open Subtitles السيئة - الأنباء السيئة - لم أحصل على شيء من الكمية الزرقاء
    Kötü haber ise, başvuruyu yapan biri gerçekte yok. Open Subtitles الأنباء السيئة هي من سحبها لا وجود لها.
    Kötü haber şu ki hayatım... Open Subtitles إليكِ الأنباء السيئة , ياعزيزتي
    Kötü haber yemek arabası... yarın gelmeyecek. Open Subtitles الأنباء السيئة هي شاحنة الغذاء ... لن تأتي غداً.
    Korkarım sizin için kötü haberlerim var. Open Subtitles أخشى أن لدي بعض الأنباء السيئة
    Maalesef daha kötü haberlerim var. Open Subtitles للأسف، لديّ المزيد من الأنباء السيئة
    Korkarım kötü haberlerim var. Open Subtitles متخوّف بأنّ لدي بعض الأنباء السيئة.
    Kötü haberi duymayı beklemeyi daha az seviyorum ama. Open Subtitles أمقت الانتظار أكثر من سماع الأنباء السيئة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus