"الأوقاتِ" - Traduction Arabe en Turc

    • Defalarca
        
    • zamanlarda
        
    • yaptığım birşeyi
        
    Bunun üzerinden Defalarca geçtik. Open Subtitles هو فقط بأنّنا كُنّا على هذا العديد من الأوقاتِ.
    Defalarca bunu sana, söylemeye çalıştım. Ama olmadı! Open Subtitles حاولتُ أَنْ أَقُولَ هذه إليك العديد من الأوقاتِ قبل ذلك، لكن لا يَستطيعُ أَنْ يَعمَلُ هو.
    Uçurumun kıyısına kadar Defalarca gidip sonra geri dönmek zorunda kalmıştı. Open Subtitles أوقفتْ العديد مِنْ الأوقاتِ على الحافةِ وكان لا بُدَّ أنْ يَهْربَ. "
    Yoksa yine geçmiş zamanlarda reddettiğin bilge tavsiyelerim gibi pişman olursun. Open Subtitles هو لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ مثل تلك الأوقاتِ الأخرى عندما رَفضتَ نصيحتي الحكيمة.
    Howard, bu zor zamanlarda terfi edip, ...Diane'e yardımcı olmak ister misin? Open Subtitles هاوارد، تَكُونُ راغباً للتَصعيد ومساعدة ديان أثناء هذه الأوقاتِ الصعبةِ؟
    Ah-- çok eski zamanlarda, cahillerdi ölüme sebep oldular ve ölüm doldur, öyleki ölümü korkuyla karşıladılar Open Subtitles آه- في الأوقاتِ القديمةِ، الرجل كَانَ جاهلَ بالنسبة إلى السبب وطبيعة الموتِ،
    Nadir yaptığım birşeyi yapıyorum, kalbimi bir kıza açmaya çalışıyorum, dürüstlüğümden şüphe ediyorsun. Open Subtitles أحد الأوقاتِ النادرةِ في حياتِي عندما أَحْفرُ أسفل إلى الروحِ، وأنت تَشْكُّ في صدقِي؟
    Ben bunu Defalarca gördüm. Open Subtitles l've رَأى هذه العديد مِنْ الأوقاتِ.
    - Defalarca yaptım. Open Subtitles - عَملتُه أحمالَ الأوقاتِ.
    Böyle zamanlarda neler söyleneceğini... Hemen! Open Subtitles إسمحْ لني قول في الأوقاتِ مثل هذه - الآن!
    -böyle zamanlarda topluluğumuz bölündüğünde Open Subtitles في الأوقاتِ مثل هذه. حيث مجتمعنا منقسم.
    Cennet'teki babamız, bizim için tasarladıklarını sorgulamıyoruz, ama ruhumuzun karanlıkta kaldığı böyle zamanlarda, yoldan çıktığımız zamanlarda bize dayanma gücü ver. Open Subtitles الأبّ السماوي نحن لا نشك فى خطتك المقدسة التى جعلتها لنا لكن في هذه الأوقاتِ عندما تكمن روحنا فى الظل عندما نكون ضالين نَطلب منك القوة
    Ona böyle deniyor, çünkü geçmiş zamanlarda bir gün ki aslında hiç yaşanmamış böyle bir şey Zeus isimli hınzır bir tanrı, evlenmeden biriyle yatağa girmek istemiş. Open Subtitles هو يُدْعَى ذلك لأن يومَ واحد في الأوقاتِ السابقةِ... الذي مَا حَدثَ حقاً... إله شقي دَعا زيوسَ مطلوبَ للذِهاب إلى سرير مَع شخص ما هو ما كَانَ متزوّج مِنْ.
    Nadir yaptığım birşeyi yapıyorum, kalbimi bir kıza açmaya çalışıyorum, dürüstlüğümden şüphe ediyorsun. Open Subtitles أحد الأوقاتِ النادرةِ في حياتِي عندما أَحْفرُ أسفل إلى الروحِ، وأنت تَشْكُّ في صدقِي؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus