İlk görevimde internet pornosu üzerinden çalışan bir bombayı etkisiz hale getirdim. | Open Subtitles | مهمتى الأولى كان لابد أن انزع فتيل متفجرات بإستخدام جنس من الإنترنت |
Ama olay ilk hamleyi yapmaya gelince yardıma ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | ،لكن عندما جاء الأمر للبدء بالخطوة الأولى كان بحاجة للمساعدة |
Tamam, Michael Crowley, ilk kurban Tyler Harris'in yüzme koçuymuş. | Open Subtitles | حسنا.مايكل كراولي الضحية الأولى كان مدرب السباحة لـ تايلر هاريس |
İlk durumda halk arasında zührevi hastalık denmesi yüzünden oldu, sorunları olan genç insanlara yardım ediyorduk. | TED | فى المرة الأولى كان السبب هو ذكر مصطلح الأمراض التناسلية على الملأ, كان لدينا مركزا يساعد من لديهم مشكلات. |
Böylece ilk kez birinin akli sorunları olduğunu düşündüğümde, notumu aldım ve soruları sormaya başladım. | TED | وعندما رأيت أحدهم للمرة الأولى كان لديه كما اعتقدت مشاكل عقليه، ذهبت إلى النّص وبدأت أطرح الأسئلة. |
İlk günlerde verdiğimiz kararlardan biri, sizi kaç kişinin takip ettiğini size göstermekti. | TED | مثلاً، أحد الخيارات التي أنشأناها في الأيام الأولى كان ذلك الرقم الذي يظهر عدد متابعيك. |
İlk salgın dalgasında yeterli sağlık personeline sahiptik. | TED | و أثناء الموجة الأولى كان لدينا ما يكفي من العاملين بالرعاية الصحية. |
Beyefendi bu küçük oyunu 3-4 kez tekrar eder ve bu ilk çılgın davranıştan itibaren gitgide çıldırmanın eşiğine gelir. | Open Subtitles | أعاد الرجل الكرّة ثلاث أو أربع مرّات, ومنذ هذه الحماقة الأولى كان ينحدر أكثر من أيّ وقتٍ مضى، إلى حافة الجنون. |
Amerika'ya ilk dönüşümde daha da kötüydü. | Open Subtitles | عندما كنت بمنزلى بعد الجولة الأولى كان الأمر أسوأ |
Vaughan'a ilk rastladığımda uluslararası bir trafik... sistemleri şirketinde uzmandı. | Open Subtitles | عندما قابلت فوجهان للمرة الأولى كان يعمل أخصائياً فى نظام المرور الاليكترونى الدولى قائدو سيارات السباق اليوم .. |
Uzun zamandır özgür hissettiğim ilk an. | Open Subtitles | هذا هو الشعور الحرة الأولى كان لي منذ وقت طويل. |
Söyledim ya, ilk hamleyi yapamazdım. Yutup yutmadığını anlamam gerekiyordu. | Open Subtitles | لن أستطع أن أقوم بالحركة الأولى كان لا بد أن أرى إذا كان سيصدقه أو لا |
Tarihte ilk defa Roma'lılar ve Mısır'lılar beraber çalışarak son kum tanesi düşmeden kadar sarayın inşaatını bitirdiler. | Open Subtitles | للمرة الأولى كان الرومان والمصريون يعملون سوية على اتمام بناء القصر وفي الوقت المحدد عندما سقطت حبة الرمل الاخيرة |
İlk haccına bir kaç yüz Müslüman ile gitmişti. | Open Subtitles | فى حجته الأولى كان قد قاد بضعة مئات من المسلمين |
Haydi ama. İlk tanıdığımızda çok güzeldi. | Open Subtitles | لا, و لكننا جميعنا عندما التقيناه للمرة الأولى كان لطيفاً, أنت قلت ذلك ماما |
Onunla ilk tanıştığımda bana bir tavsiyesi oldu. | Open Subtitles | في مقابلتنا الأولى كان لديه بعض النصائح الجيدة لى |
Onu ilk Talon'un zemininde yatarken gördüm. | Open Subtitles | عندما رأيته المرة الأولى كان ممدداً على أرض التالون |
Fakat hapishaneden ilk çıkışında, O değişmişti. | Open Subtitles | ولكن عندما خرج من السجن للمرة الأولى كان قد تغير |
1991 yıIında, ilk Körfez Savaşı'nda 100 asker için 1 taşeron vardı. | Open Subtitles | فى العام 1991 فى حرب الخليج الأولى كان لكل 100 جندى متعهد عسكرى واحد |
İlk kurban başına birden fazla darbe aldı. | Open Subtitles | مع الضحية الأولى كان هناك العديد من الضربات القوية على الرأس بآلة ماضة الدافع شخصي بشكل أكبر |