"الإتصال بها" - Traduction Arabe en Turc

• onu aramak
• Onu arayabilir
• onu aramaya
• Ona ulaşmaya
• onu araman
• Onu aramayı
• onu arar
• onu arayacaktım

onu aramak istiyor muyum bilmiyorum.
لم أكن متأكد من أني أريد الإتصال بها ثانيةً

Annem aramış. Canım onu aramak istemiyor.
أمي اتصلت أنا لا أشعر بالرغبة في الإتصال بها

Gelmiş olmalıydı. Onu arayabilir misin?
من المفترض أن تكون هنا الآن أيمكنك الإتصال بها ؟

Lana'yla olmalı. onu aramaya çalışıyorum ama sadece parazit var.
لابد من أنه مع لانا أحاول الإتصال بها وأعجز عن ذلك

Haftalardır celp telefonundan Ona ulaşmaya çalışıyorum ama sonuç yok.
لقد حاولت الإتصال بها على الهاتف الخلوي لأسابيع لكنها لم تُجيب

Ona nasıl saygılı davrandığından onunla ne kadar ilgilendiğinden bahsetti ve sanırım onu araman gerekiyor.
لقد أخبرتني كيف أنك عاملتها بكل تقدير و كم كنت مهتماً بها و أعتقد أنه يجب عليك الإتصال بها

Sanırım Onu aramayı denemeliyim. Telefonunu kullanabilir miyim?
سأحاول الإتصال بها أيمكنني استخدام هاتفك؟

Diğer hattan yine arıyor, lütfen onu arar mısın?
إنظري , إنها تكلمني مرة أخرى من خط آخر . هل يمكن , من فضلكِ , الإتصال بها مرة أخرى ؟

Evet, onu arayacaktım ama para yok, o yüzden onu kırmak istemedim.
كنت أود الإتصال بها, لكن ليس هناك أموال ولم أود أن أزعجها بذلك

Bak, dinle, onu aramak zorunda olduğunu söylemiyorum sadece araman gerektiğini düşünüyorum ve burnumu sokmaya çalışmıyorum.
إستمع ، أنا لا أفرض عليك ذلك بل أعتقد أنه يجب عليك الإتصال بها فقط أعتقد أنه يجب عليك ذلك أنا لا أسعى لإبعادك عنها

Bir daha onu aramak istediğinde önce bana sor.
عندما تريد الإتصال بها مره أخرى إستأذني أولاً حسناً؟

onu aramak yerine kahvaltı etmesi gerektiğini söylüyordu.
قالت له أنّه كان يجدر به تناول الإفطار بدلاً من الإتصال بها.

Bu çılgınca. Onu arayabilir miyim?
هل يمكنني الإتصال بها و حسب؟

Onu arayabilir miyim?
هل يمكنني الإتصال بها ؟

Dün gece onu aramaya çalıştım. Yemeğin bittiğini biliyordum.
حاولتُ الإتصال بها الليلة الماضية كنتُ أعرف أنّ حفلة العشاء قد إنتهت

onu aramaya çalıştık ama kimse cevap vermedi.
لقد حاولنا الإتصال بها لكن أحد لم يجيب

Ona ulaşmaya çalışıyorum ama nafile.
أحاول الإتصال بها و لكن لا يمكنني

Ama onu aramak zorundayız. Ona ulaşmaya çalışıyorum, ama-
لكن علينا الإتصال بها، حاولت الإتصال بها لكن...

Yani, Eğer gerçekten istiyorsan, onu araman gerekicek.
عليك الإتصال بها.

Ama onu araman lazım.
لكنك تحتاج إلى الإتصال بها

Onu aramayı denedim ama ulaşamadım.
لقد حاولت الإتصال بها لكن لا يمكنني الوصول إليها

Onu aramayı düşünüyorum.
حسناً , كنت أفكر في الإتصال بها,

onu arar mısın?
هل يمكنك الإتصال بها ؟

Ben de tam onu arayacaktım.
كنت في الحقيقة على وشك الإتصال بها