Bak, şey... eğer oradan sağlam çıkmış olsa... ve sana ulaşmaya, seninle konuşmaya çalışsa, bana söylerdin, değil mi? | Open Subtitles | انظري إذا أخذ فرصة ونجا يَجِبُ أَنْ يُحاولَ الإتِّصال بك ويُحاولُ مقابلتك |
- Ben, başkan yardımcısına ulaşmaya çalışıyordu bütün gün. | Open Subtitles | - بن يحاول الإتِّصال بنائبة الرئيس طِوال اليوم |
Ah, M sana ulaşmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | إم يحاول الإتِّصال بك. |
Hey, hapishanedeki dokuz seneden sonra, polis çağırmak kolay değil, ese. | Open Subtitles | بعد تسع سَنَواتِ في السجن ذلك لَيس سهلاً الإتِّصال بشرطي |
Federalleri çağırmak istiyor. | Open Subtitles | يُريدُ الإتِّصال في المحقّقين الإتّحاديين. |
- Sana ulaşmaya çalıştı mı? | Open Subtitles | هل حاول الإتِّصال بك؟ |
- Sana ulaşmaya çalıştım. | Open Subtitles | - حاولتُ الإتِّصال. |
Ne zaman kendini traş olurken kesse bir rahip çağırmak istiyor. | Open Subtitles | كُلَّ مَرَّةٍ هو فروض نفسه يَحْلقُ، يُريدُ الإتِّصال a كاهن. |