savcılık bürosuna girebilmek için 11 yıl boyunca deliler gibi çalıştım, neden peki? | Open Subtitles | ،منْ أجل الإنضمام لمكتب الإدّعاء العام درستُ بشراسة لمدة 11 سنة، أتعلمُ لماذا؟ |
Savunma, jürisiz karar vermenizi talep ediyor çünkü savcılık, müvekkilime karşı davalarını kanıtlayamadı. | Open Subtitles | الدفاع يطلب ملخص الحكم القضائي، لأنّ الإدّعاء العام فشل تماماً في إثبات دعواهم ضدّ موكّلي |
savcılık Ofisi Sözcüsü bu olayı geniş kapsamlı bir şekilde araştıracaklarına ve halka tatmin edici bir izahatta bulunacaklarına dair söz verdi. | Open Subtitles | المُتحدث الرسمي باسم مكتب الإدّعاء العام وعدَ بالتحقيق في الحادثة .بشمولية أكثر وإعطاء تفسيرٍ مرضي للمُجتمع |
Tamam, sadece, şşş savcılık "kötü kişi" diyor. | Open Subtitles | -أعرف يا (بونز)، حسناً؟ أسكتي فحسب الضحيّة كان ما دعاه به الإدّعاء العام بأنّه ذو منجزات سيئة |
Dr. Addy, savcılık, savunmayla tüm bilgiyi paylaşmalıdır. | Open Subtitles | د. (آدي)، طلب الإدّعاء العام تبادل المعلومات مع الدفاع، وليس العكس |
Kate Jordan'ın şahitliği olmadan savcılık müvekkilimin karısını öldürdüğü fikrini ispatlayamaz. | Open Subtitles | بدون شهادة (كايت جوردن)، الإدّعاء العام غير قادر على القيام بعرضٍ شرعي أنّ مُوكّلي هو المسؤول عن وفاة زوجته. |