"الإفلات" - Traduction Arabe en Turc

    • paçayı
        
    • kaçmaya
        
    • kaçamayacaksın
        
    • kurtulabileceğini
        
    • kaçamaz
        
    • kaçabileceğini
        
    • kâr
        
    Adam paçayı kurtaracağını düşünmüş, tüm suçlular gibi. Open Subtitles أتوقّع للزميل الإفلات منهـا، مثل أيّ مجرم
    İki saat boyunca donma ve kıtlık dinledikten sonra balalaykamı toplayıp kaçmaya karar verdim. Open Subtitles بعد الإستماع إلى ما يقارب السّاعتين من معاجم الصّقيع و المجاعة قرّرت الإفلات من هنالك على الطّريقة الرّوسيّة
    Bu sefer kaçamayacaksın bayım! Open Subtitles لن تتمكن من الإفلات مني هذه المرة يا سيد!
    Bu adamın elinden birçok kadının sağ kurtulabileceğini düşünmüyorum. Open Subtitles لا يمكنني الإعتقاد أن الكثير من الفتيات يمكنهن الإفلات من هذا الأمر
    ..kötülüğü kontrol etmek için yapıldı. Doğaüstü hiçbir şey kaçamaz. Open Subtitles لقمع كافة سجايا الشرور، فلا مخلوق خارق للطبيعة بوسعه الإفلات منهما.
    Bir de bu kaderden kaçabileceğini sandın. Open Subtitles ظننتَ أنّ بإمكانك الإفلات مِنْ هذا المصير
    Ben söylediklerini anlamıyorum diye yanlarına kâr kaldığını düşünüyorlar. Open Subtitles كنتُ أعلم ، و يعتقدوا أنهم يمكنهم الإفلات من هذا الأمر ، لأنني لا أفهم أي كلمة يقولونها
    Çok kibirli biri olduğundan bu işte paçayı kurtarabileceğini sanmış. Open Subtitles يصرخون، وبعد لحظات سمعوا طلقات النار لقد كان مغرورا وظن أنه يستطيع الإفلات من الأمر
    Ama eğer paçayı kurtarabileceğimi düşünseydim evet, o adilerin herbirini öldürürdüm. Open Subtitles لكن لو ظننتُ بأنّ باستطاعتي الإفلات من ذلك أجل , كنتُ لأقتل كل واحدٍ من هؤلاء الأوغاد من دون استثناء
    Ama zenginleri öldürüp, bundan paçayı kurtaramazsın. Open Subtitles لكن لا يمكنكَ قتل أشخاص أثرياء و الإفلات من ذلك
    kaçmaya çalıştığın insanların kucağına mı gidiyorsun? Open Subtitles ستهرولين لنفس الأشخاص الذين حاولت الإفلات منهم؟
    onun yerçekiminin daha fazla çekmesi, ondan kaçmaya çalışan her şeyi yavaşlatması demektir. Open Subtitles كلما أبطأت قوته الجاذبة سرعة أي جسم يحاول الإفلات منها
    kaçmaya kalkma sakın, mutlaka bulacaktır seni. Open Subtitles لا تحاول الإفلات سيجدك فى النهاية
    - Bu işten kaçamayacaksın. Open Subtitles لن تستطيع الإفلات
    - Bu işten kaçamayacaksın. Open Subtitles لن تستطيع الإفلات
    Dosyası bayağı kabarık bir suçlu, bir kere kurtulmuş muhtemelen tekrar kurtulabileceğini düşündü. Open Subtitles إنه يعتبر خطر كبير لتكرار الجريمة. هو يفلت من العقاب مرة، وربما يتخيل أن بإمكانه الإفلات من العقاب مرة آخرى.
    Onu buraya getirmenin külfetinden gerçekten kurtulabileceğini mi sandın? Open Subtitles هل أعتقدت حقًا أنه سيُمكنك الإفلات بإحضارها إلى هنا؟
    J.R., şehri terk ederek tüm bu olanlardan kurtulabileceğini düşünmüş olacak ki sorumluluğu John Ross'a verdi. Open Subtitles (جي. آر) يعتقد أنه يمكنه الإفلات من كل هذا بمغادرته المدينة لذا جعل (جون روس) المسئول
    Ben bırakmadığım sürece, bir yere de kaçamaz. Open Subtitles لا يُمكنني الإفلات إذا لم أسلّمه
    Böylece, kaçmak için ışıktan daha hızlı hareket eden şeyleri dahi yakalayabilir, yani hiçbir şey kaçamaz ve tümüyle karanlığa gömülürler. Open Subtitles والآن يجب على أي جسم أن تكون سرعته أكبر من سرعة الضوء حتى يهرب من جاذبيه لذلك ما من جسم قادر على الإفلات من جاذبية الثقب ، فيختفي الجسم تماماً
    Bundan kaçabileceğini mi sanıyorsun? Hayır. Open Subtitles -أتعتقد حقًّا أنّكَ ستستطيع الإفلات من ذلك؟
    - Benden kaçabileceğini sandın. Open Subtitles ظننتم أنّه بإمكانكم الإفلات منّي
    Yanına kâr kalacak mı sandın? Open Subtitles هل كنت تعتقد انه بإمكانك الإفلات من هذا الأمر ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus