Başkalarına virüsü bulaştırmamak için her türlü önlemi almalısın. | Open Subtitles | يجب عليك أن تتخذ جميع الاحتياطات اللازمة حتى لا ينتقل الفايروس إلى أحدٍ آخر |
Çok üzgünüm, az önce buradaki konuğumuz hakkında bazı bilgiler aldık, bu nedenle her türlü önlemi almalıyız. | Open Subtitles | -أنا آسف وردتنا للتو معلومات عن ضيفنا.. تطالبنا باتخاذ الاحتياطات اللازمة |
Bu yüzden yabancılarla karşılaştığımızda ailemiz Gerekli önlemleri almak durumunda kalıyor. | Open Subtitles | عندما نواجه الغرباء تحتاج الأسرة إلى اتخاذ ... الاحتياطات اللازمة |
Gerekli önlemleri alıyoruz. | Open Subtitles | نأخذ الاحتياطات اللازمة. -مثل ماذا؟ |
Flamingolar, ilerideki su baskınlarına karşı Önlem olarak yuvalarını yüksek yerlerde kurarlar. | Open Subtitles | تتخذ طيور الفلامنجو كافة الاحتياطات اللازمة في بناء أعشاشها أحيانا تكون الحيطة مبالغاً فيها. |
Öyle bile olsa, önlemler almalısınız. | Open Subtitles | وحتى مع ذلك، يجب علينا اتخاذ الاحتياطات اللازمة. |
- Gerekli önlemleri alacağız. | Open Subtitles | -سنأخذ الاحتياطات اللازمة |
Şehrin öbür tarafında, bir başka bakıcı Önlem alıyordu. | Open Subtitles | وفي الوقت نفسه، في جميع أنحاء المدينة، الرعاية آخر تم أخذ الاحتياطات اللازمة. |
Anlamıyorum... neden Önlem almıyoruz... | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا نحن لا يمكن اتخاذ الاحتياطات اللازمة.. |
Veya bizim gibi başkalarıda onu ele geçirmeye çalıştı ve onlarda bunu farkettiler önlemler almaya başladılar. | Open Subtitles | أو ربما هم فقط أدركت هناك الناس مثلنا الذين قد يرغبون فقط في محاولة ليأتي والحصول عليه، وأنها تتخذ الاحتياطات اللازمة. |
Ama onun zayıf olduğunu bildiğimden önlemler aldım. | Open Subtitles | لكن أعلم أنه ضعيف لذلك أخذت الاحتياطات اللازمة |