Bak papaz efendi, burada olmam benim için utanç kaynağı. | Open Subtitles | أسمع أيها الواعظ وجودى هنا يسبب لى الكثير من الاحراج |
Aslında, utanç korkusunun beni her duygu kadar fazla yönlendirdiğinin farkına varıyorum. | TED | في الحقيقة .. ادركت ان الخوف من الاحراج يدفعني كما الطموح |
Neredeyse öldürülüyorduk. Ne kadar utanç duyduğumu söylemiyorum bile. | Open Subtitles | قاربنا على الهلاك ، دون ذِكر الاحراج الذي واجهته |
utançtan kaçmak, intikam almak... "...ya da ilgi odağı olmak için tecavüz nidaları atıyor. | Open Subtitles | لتفادي الاحراج , للاخذ بالثأر اوفقطلجذبالانتباه. |
- Neden garip anlamadım? | Open Subtitles | لماذا الاحراج ؟ |
- Onu utandırmayacağım. | Open Subtitles | ولانريد ان يصيبه الاحراج |
- Söylemeye çalıştığım şu artık utanç verici bir duruma düşmemen gerekecek kadar yükseldin. Kontrolümüz altında olmayan hiçbir numarayı yapmıyoruz. | Open Subtitles | لا تحتمل هذا الاحراج المهني فلن نقوم بخدعة لا نتحكم بها |
Sokağın ortasında dikilmek bahsetmek utanç verici. | Open Subtitles | وقفت, في الخارج على ذلك الشارع, تتكلم عن الاحراج. |
O kadar kişinin gözden kaçırması utanç verici. | Open Subtitles | انهم في كامل الاحراج , كان لديهم مجموعة كاملة للبحث |
Çekilmem ne kadar utanç verici olur, farkında mısın? Evet. | Open Subtitles | هل تعرفين مقدار الاحراج لي عندما استقيل؟ |
Tamam Cartman, hepimizin burada senin yüzünden olduğumuzu bildiğinden kendini daha az utanç verici hissetmek için diğer insanları aşağılamayı kes. | Open Subtitles | حسنا ،كارتمان توقف عن تمزيق الاخرين لكي تقلل الاحراج على نفسك بالحقيقه كلنا هنا بسببك |
Biz senin arkadaşlarınla tanışmak için buradayız ve neyin "utanç verici" olduğunu sana göstereceğiz. | Open Subtitles | نحن هنا للالتقاء بأصدقائك وسنريك كيف يكون الاحراج |
Ama hemen o senin beni Edward gibi hissettiren ekstazi haplarından bir tane sallıyorum ve bütün o utanç ve suçluluk duyguları eriyip gidiyor. | Open Subtitles | لكني الان اتناول حبوبك لكي اعيش نشوة ادوارد ثانية وكل ذلك الاحراج والذنب يتلاشى بعيداً |
Bence bu utanç verici bir durum ve aile bu durumu onca zamandır sakladığı için utanç duymalıdır. | Open Subtitles | أعتقد ان هذا مصدر أحراج أعتقد ان العائلة لابد وانها شعرت بذلك الاحراج لانهم أبقو الامر خفيا لفترة طويلة |
Ama sadece bir kez hata ettin diye, ...biraz utanç verici tek bir olay yüzünden o sorumsuz borusunu öttürecek, ...ne zaman isterse buraya burnunu sokacak, ...çocukları Bronx'a sürükleyecek değil ya. | Open Subtitles | ليس من الصائب أنه بسبب حادث مرورى.. تسبب ببعض الاحراج لكِ.. يتيح للقاضي اعطائه الحق. |
Çok utanç verici, korkunç ve... | Open Subtitles | انا شاذ؟ ...اننى غاية فى الاحراج و الخجل و |
Öyle mi? Ona yaptıklarım çok utanç vericiydi. | Open Subtitles | اننى فى غاية الاحراج مما فعلت له |
Aslında var ya, seni utançtan korumaya çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أن أجنبك الاحراج. |
Ben de utançtan ölecek gibi hissettim. | Open Subtitles | حتى انا كدت ان اموت من الاحراج |
- Neden garip anlamadım? | Open Subtitles | لماذا الاحراج ؟ |
Seni utandırmayacağım. | Open Subtitles | لن أسبّب لك الاحراج |