Ailemin gelenekleri ve karımın istekleri arasında seçim yapmaya zorlanmıştım. | Open Subtitles | لقد اجبرت على الاختيار بين التقليد الخاص بوالدايا وامنية زوجتي |
Karşılaştırılamayan iki şey arasında seçim yapmaya çalışıyor değiliz ki. | TED | إنه ليس كأننا نحاول الاختيار بين شيئين لا يمكن المقارنة بينهما. |
Örneğin, yaşlı bir akrabanızın ameliyatı için iki hastane arasında seçim yapmak zorunda olduğunuzu düşünün. | TED | على سبيل المثال: تخيل أن عليك الاختيار بين مستشفيين من أجل عملية لقريبتك الكبيرة في السن |
Ailemiz ve ülkemiz veya bölge, din, ülke olguları arasında bir seçim yapmamıza gerek yok. | TED | ليس علينا الاختيار بين العائلة والوطن أو الجهة أو الدين والوطن. |
Niye ülke ile dünya arasında seçim yapalım ki? | TED | لماذا يجب علينا الاختيار بين الوطن والعالم؟ |
Eğitim veya evlenme arasında seçim yapmak zorunda kalan çocuklarla tanıştım. | TED | عملت مع الأطفال اللذين كان عليهم الاختيار بين حصولهم على تعليم أو إرغامهم على الزواج. |
Bu monolog Hamlet'in varoluşsal ikilemini ifade ediyor: düşünce ve eylem arasında parçalanmak, yaşam ve ölüm arasında seçim yapamamak. | TED | تجسّد هذه المناجاة معضلة هاملت الوجودية وهي حيرته بين التفكير والفعل، وعجزه عن الاختيار بين الحياة والموت. |
Bu araba ve seninki arasında seçim yapmam gerekseydi, seninkini seçerdim. | Open Subtitles | سوف تحبّها. لو كان عليّ الاختيار بين تلك السيارة وبين سيارتك، سوف أختار سيارتك في كل مرّة. |
On sene hapis ile aptal bir orospu çocuğunun hayatı arasında seçim yapmak gibi bir şey olamaz bile. | Open Subtitles | الاختيار بين عمل عشر سنوات واستجار بعض الحثالة لم يكن لدي الخيار |
On sene hapis ile bir orospu... çocuğunun hayatı arasında seçim yapmak gibi... birşey olamaz bile. | Open Subtitles | الاختيار بين عمل عشر سنوات واستجار بعض الحثالة لم يكن لدي الخيار |
Ama yani, eğer eski sade Willow'la süper Willow arasında seçim yapman gerekseydi, kim olurdun? | Open Subtitles | ولكن , اقصد , لو أمكنك الاختيار بين ويلو القديمة وبين ويلو الخارقة , فمن ستكونين؟ |
Bütün hayatım boyunca aşk ve saygı arasında seçim yapmak zorunda olduğumu düşündüm. | Open Subtitles | طوال حياتي كنت أظن أن عليّ الاختيار بين الحب، والاحترام |
Oksijen ile telefon arasında seçim yapmalıydım ve arayanım soranım olmadığı için de oksijeni seçtim. | Open Subtitles | تحتّم عليّ الاختيار بين أوكسجيني، وهاتفي، وبما أن لا أحد يتصل بي، |
Sınavı geçersem işle ilişkimiz arasında seçim yapmak zorunda kalmayacağız. | Open Subtitles | لن يكون علينا الاختيار بين عملنا و بيننا |
Öylesine soruyorum çünkü sevgili arkadaşım Michael'ın kadını ile bir çalışanım arasında seçim yapmam gerekseydi her zaman çalışanı seçerdim. | Open Subtitles | أطرح هذا السؤال لأنه لو كان عليّ الاختيار بين زوجة لصديقي العزيز مايكل وبين موظفة، لاخترت الموظفة بدون شك. |
Öylesine soruyorum çünkü sevgili arkadaşım Michael'ın kadını ile bir çalışanım arasında seçim yapmam gerekseydi her zaman çalışanı seçerdim. | Open Subtitles | أطرح هذا السؤال لأنه لو كان عليّ الاختيار بين زوجة لصديقي العزيز مايكل وبين موظفة، لاخترت الموظفة بدون شك. |
Bir prens, ülkesi ve prensesi arasında seçim yaparken görüldü. | Open Subtitles | شوهد الأمير يتمزق في الاختيار بين مملكته أو ملكته |
Hatırı sayılır bir kar ile mutlu çalışanlar arasında bir seçim yapmak zorunda değiliz. İkisine birden sahip olabiliriz. | TED | ليس علينا الاختيار بين موظف ملهم و ربح ضخم يمكننا ان نحصل على الاثنين |
Evli dostum, fotoğrafçıyla masa süsleme arasında bir seçim yapsan... | Open Subtitles | ولكن بجد . الاختيار بين المصور وأماكن المقاعد |
Vişneli soda mı zencefilli gazoz mu alsam karar vermeye çalışıyordum, en iyisi | Open Subtitles | أحاول الاختيار بين صودا الكرز والبيرة, تعرفين ماذا؟ |
Tercih hakkın yoktu. | Open Subtitles | لم يكن الاختيار بين يديك أبداً |
Dağ bisikleti ile PlayStation 3 arasında tercih yapacağız. | Open Subtitles | عليك الاختيار بين دراجة جبلية أو بلايستايشن 3. |