"الاسوء" - Traduction Arabe en Turc

    • kötüsü
        
    • kötüsünü
        
    • En kötü
        
    • kötüsüdür
        
    • kötülerini
        
    • kötüsün
        
    • daha kötü
        
    • kötüsüydü
        
    • kötüsünden
        
    Bundan da daha kötüsü bana göre insanın insan üstündeki yıkıcı gücü. TED والذي أعتقد انه الاسوء حتى الآن هو القوة المدمرة للإنسان إتجاه الإنسان الآخر
    Siz bir yalancısınız Bay Allnutt. Daha da kötüsü, siz korkaksınız. Open Subtitles انت كاذب ياسيد الينوت, ماهو الاسوء ، انت جبان
    Sokağın ortasında şarkı söylemeye başladı ve daha kötüsü, O bunu sevdi Open Subtitles بَدأَ بغِنَاء الصحيح في الزمان والمكان. الاسوء من ذلك كله, كان لدي انطبع ان إستريليتا احبته.
    şanslıydı, geçen gece en kötüsünü yaptı. Open Subtitles لحسن الحظ، جعلته الاسوء في الليلة الماضيه.
    Ve En kötü yanı, sürekli hareket ettiğinden bir türlü doğru açıyı bulamıyorum. Open Subtitles و الجزء الاسوء هو أنها تتحرك كثيراً لا أستطيع إيجاد زاوية تصوير جيدة
    Evlilikte ilk kavga en kötüsüdür. Open Subtitles الخلاف الزوجي الاول من المفترض ان يكون الاسوء
    Tanrı bilir ki daha kötülerini de buldum. Open Subtitles الرب يعلم اني اخترت الاسوء مسبقاً
    Ya da daha kötüsü, bu organizmaya maruz kalıp, Seth için çalışmaya başlayabiliriz. Open Subtitles او الاسوء بوجود هذه الماده وفجئه نكون من اتباع سيث
    Daha kötüsü olmadan Curtisi'i bulsak iyi olur. Open Subtitles نحن نامل ان نجد كورتيس قبل ان يحدث الاسوء
    En kötüsü de bu konuda dürüst olabilmekti ama sana bundan bahsetmeme gerek yok. Open Subtitles الاسوء اننا كنا متعالين عليه, ليس علي ان اخبرك بذلك.
    İnan bana, şu anda ne kadar kötü hissetsen de,... her zaman daha kötüsü vardır, tamam mı? Open Subtitles ثقي بي مثلما تشعرين بالسوء الان هناك دائما الاسوء ، حسنا ؟
    Ama en kötüsü yalanlarını yuttum. Open Subtitles لكن الاسوء من هذا, لقد ابتلعت هراءك اللعين
    Şimdiye kadar ki kararlarının en kötüsü bu oldu! Open Subtitles من بين جميع القرارات السيئة التي اتخذتِها هذا هو الاسوء
    Beni konuşturmak için her ne denersen o daha kötüsünü yapar. Open Subtitles و اياً يكن ماتحاول فعله بي أخبرني به على اية حال هو سيفعل الاسوء
    Eğer insanlardan en kötüsünü yapmasını beklersen hiç hayal kırıklığına uğramazsın. Open Subtitles ان انتظرت الاسوء من الناس فلن تحسي ابدا بخيبة الامل فعلا ذلك
    En iyiyi yapmak adına sanırım daha kötüsünü yapamazdım. Open Subtitles -و اعنى ان افعل افضل ما استطيع -بافتراض اننى لن استطيع عمل الاسوء
    Tufte'ye sorsanız, muhtemelen, "Evet, bu kesinlikle olabilecek En kötü veri sunumu" derdi. TED وان سئلت اي خبير سوف يقول لك .. نعم هذه طريقة العرض الاسوء التي يمكن بها عرض المعلومات
    Peki ya sen Lucy? Sınıfta En kötü olan sendin. Hiç alıştırma yaptın mı? Open Subtitles ماذا عنكِ يا لوسي , أنتِ الاسوء بينهم , هل تمرنتِ ؟
    Dairemden defol. Şüphesiz ki ilk yıl en kötüsüdür. Open Subtitles اخرج من شقتي العام الاول هو الاسوء بدون شك
    Bu ilk birkaç değişim en kötüsüdür. Open Subtitles أول هذه التحولات هى الاسوء
    Ve sevdiklerin daha kötülerini yaşar. Open Subtitles .ومن تحبيهم سيعانون المصير الاسوء
    Çok kötüsün sen. Open Subtitles اعتقد انك الاسوء
    Seni sevmeyen biriyle yaşamaktan daha kötü bir şey varsa... Open Subtitles اتعلمين ماهو الشيء الوحيد الاسوء من العيش مع احد لايحبك
    Ve bilmemek en kötüsüydü. Open Subtitles اقسم لك , عدم المعرفه كان هو الاسوء
    Ödül avcılarının yardımıyla bile, yine de en kötüsünden korkmuştum. Open Subtitles صائدو الجوائز , لقد خشيت الاسوء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus