Bu yüzden bu evi yaptım böylece ailesiz kalan... tüm çocuklar buraya geliyor. | Open Subtitles | لهذا بنيت هذا المنزل وكل الاطفال الذين تركوا بدون اهل , ياتون هنا |
Aslında en inanılmaz süper güçlere sahip olanlar günden 400 defa gülümseyen çocuklar. | TED | في الحقيقة ان اكثر من يملك القوى الخارقة هم الاطفال الذين يبتسمون 400 مرة في اليوم |
Bunun nedeni sistemin okuyan çocuklar olmasa da dışarıya tükürüp attığı çocuklarla bir bedel ödüyor olması. | TED | والسبب هو ان النظام يكافأ على الاطفال الذين يوصلهم الى الطرف الاخر وليس الذين يقرأون. |
Onlar annelerine nereye gittiklerini söylemeyen küçük çocukları çalarlar, tamam mı? | Open Subtitles | يخطفون الاطفال الذين يخرجون دون اخبار امهاتهم الى اين هم ذاهبون؟ |
Nancy kimsenin almak istemediği çocukları alır bu yüzden, çünkü sosyal sorumlular kitabına uygun olsun diye mutlu davranırlar. | Open Subtitles | لهذا السبب نانسي كانت تأخد الاطفال الذين لا يرغب بهم احد بسبب الأخصائين الاجتماعين سيكونو سعيدين لتخليهم عن مسؤليتهم |
Sık sık gülen çocukların etrafında olmanın neden senide gülümsettiğini hiç merak ettinmi? | TED | هل تساءلت ذات يوم لم التواجد حول الاطفال الذين يبتسمون بصوة عفوية يدفعك للابتسام بصورة مستمرة ؟ |
Böyle korkuları olan çocukların güçlü hayalgüçleri olduğunu söyleriz. | TED | ونحن نعتبر الاطفال الذين لديهم مثل هذه المخاوف أنّ لديهم خيالاً حيًّا |
Ve davacı sokaktaki çocuklar için söylediklerinde haklıydı. | Open Subtitles | المدعي هو الحق في القول بأن الكثير من الاطفال الذين هم في الشارع. |
Kırmızı Ölümü satan çocuklar kolay yoldan yolunu bulmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | اترى الاطفال الذين يبيعون هذا الموت الاحمر هم فقط يحاولون صنع اموال سريعة |
Selâm çocuklar. Unutmayın... Bay T "uyuşturucu içen aptala acırım" der. | Open Subtitles | مرحبا يا أطفال تذكروا ما يقول السيد تي أشفق على الاطفال الذين يتعاطون المخدرات |
Asla kagit oynamamis çocuklar bu testi daima geçerler. | Open Subtitles | الاطفال الذين لم يلعبوا بالكروت من قبل دائما ما ينجحون |
Bunu hiç anlamayan çocuklar için üzüldüğünü... çünkü onların da çocukları olduğunda... | Open Subtitles | لقد قلت انك شعرت بالاسي علي هؤلاء الاطفال الذين لم يكتشفوا ذلك لأنهم عندما يكبرون |
My Lai'de öldürülen çocukları gösteren o posteri düşünmeye başladım. | Open Subtitles | دابت علي التفكير في منظر الاطفال الذين قتلوا في ماي لاي |
Sadece karabasanlı çocukları işaretliyorlar.' | Open Subtitles | اٍنهم يختارون الاطفال الذين لديهم رعب ليلى |
Ve sen bu çocukları onunla kandırıyorsun. Gerçekten kim olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | وحصلت على هؤلاء الاطفال الذين يحومون حولك ولا يعرفون من أنت حقيقةً |
10 Yıl önce bu trajediden kaçamayan bu çocukların önünde... şu anda yeni fırsatlar açılmaktadır. | Open Subtitles | هؤلاء الاطفال الذين دخلوا بالازمه منذ عشر سنوات لا يملكون شيئاً لكن الفرصه امامهم |
Kaçırılan çocukların yüzde 44'ü ilk bir saat içinde öldürülür. | Open Subtitles | ولكنهم بالغالب ينتج عنها وفيات من بين الاطفال الذين يتم اختطافهم |
Yani burası dövdüğüm tüm çocukların geldiği yer. | Open Subtitles | هنا إذن يأتي جميع الاطفال الذين عَبث بهم |
çocukların küfretmesi ve yaşlı insanların rap yapması. | Open Subtitles | الاطفال الذين يشتمون و العجائز يغنون الراب |