"الانباء" - Traduction Arabe en Turc

    • haberler
        
    • haberlerim
        
    • haberi
        
    • Haberlere
        
    Seni tekrar görmek güzeldi ve haberler için sağ ol. Open Subtitles انه لجميل ان اراك ثانية و شكرا على الانباء
    Noel'e bayılıyorum. Keyif dolu iyi haberler demek. Open Subtitles انا فقط احب الكريسمس انه كله حول الانباء الساره والاعمال الخيريه
    Duyduğuma göre yerimize haberler yayınlanabilirmiş. Open Subtitles حسنا ، أنا سمعت أن قد حصل صدام لهذه الانباء
    Aslında, kötü haberlerim var. Open Subtitles في الواقع ، لقد قليلا من الانباء السيئة.
    Bayım, korkarım size kötü haberlerim var. Open Subtitles سيدي , أخشى ان لدي بعض الانباء السيئة.
    Ve ertesi sabah askersiz bir buharlının geldiği haberi tüm kasabaya yayılacak. Open Subtitles منخفضا و ستكون الانباء فى المدينة كلها عند الصباح أن السفينة البخارية وصلت بدون جيشا
    Haberlere çıktı hiç bitmiyor Open Subtitles كان على هذه الانباء. انه لا ينتهي أبدا. لا شيء من ذلك.
    Küçük bir kıza bazı kötü haberler vereceğim. Open Subtitles علي أن أذهب حقا و أقول لفتاة صغيرة بعض الانباء السيئة جدا
    - İyi haberi aldım. - haberler kötü. Open Subtitles لقد سمعت الانباء السارة انها أنباء سيئة
    Madison, bana güzel haberler ver. Open Subtitles ماديسون ، إعطيني بعض الانباء الجيدة
    - haberler nasıl? Open Subtitles ما هى الانباء ؟
    Ve şimdi Amerikan ordusunun onayladığı en son haberler. Open Subtitles لقد عدنا , إليكم الانباء
    - Bana biraz iyi haberler ver, lütfen. - Maalesef. Open Subtitles اخبرني ببعض الانباء الجيده ..
    Bu ulusal haberler. Open Subtitles انها الانباء الوطنية.
    Size kötü haberlerim var. Open Subtitles -ادميرال , لدى بعض الانباء السيئه حقا
    Benim de çok iyi haberlerim var. Open Subtitles لدى بعض الانباء الساره لى
    Komutanım, haberlerim var. Open Subtitles القائد ، لقد الانباء.
    döşemenin altınnda. Hey, Alvin, Sana kötü haberlerim var. Open Subtitles (هيي، (آلفين لديّ بعض الانباء السيئة من أجلك
    Sadece ne olduğunu herkese duyuruyorlar. Kötü haberi. Open Subtitles انهم يخبرون الجميع بما حدث هذا ما فى الامر , الانباء السيئه
    -İyi haberi aldım. -Haberler kötü. Open Subtitles لقد سمعت الانباء السارة انها أنباء سيئة
    Konuyla ilgili Haberlere göre bölge yerlisi bir kadın olan Kimberly Guerin'in Ivanhoe'daki dairesinde öldürüldükten sonra sonra civardaki bir tarlaya taşındığını bildirdi. Open Subtitles وفي الانباء ماجاء عن الشرطة امراءة محلي تدعى كيمبرلي غيران، انه قتلت في شقتها في ايفهنو

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus