- Akdeniz bu taraftandı. - Ben kumarbazım. Buradan gidelim. | Open Subtitles | البحر الابيض المتوسط هذا الطريق أنا مقامر دعنا نجرب هذا |
Düşman, Akdeniz'in öte yakasında, Kuzey Afrika'da zalim ordusunu toplamış, denizi geçmeye hazırlanıyordu. | Open Subtitles | كان هذا العدو يحشد قواته المتوحشة عبر البحر الابيض المتوسط على سواحل افريقيا الشمالية |
İki yıl önce Niky Jager'ın kardeşi Debbie zengin bir Fransızla tanışmış... ve bir ay boyunca, adamın yatıyla Akdeniz'de dolaşmışlar. | Open Subtitles | منذ سنتان اخت نيكي جاجر يا فتاه ، قابلت الفتى الثرى وقضت شهر من الإبحار البحر الابيض المتوسط على يخته |
Ve Batı Avrupa'dan Orta Doğu'ya Afrika'nın bazı bölümlerini ve Akdenizin tamamını kapsayan her yöne binlerce kilometre uzanan bir bölgeyi yönetiyordu. | Open Subtitles | و هو يحكم منطقة تمتد لالاف الاميال من غرب اوروبا و الشرق الاوسط مرورا باجزاء من افريقيا و البحر الابيض المتوسط بأكمله |
Hangi adresi kullanayım "Akdenizin ortası" mı? | Open Subtitles | ماهو العنوان الذي سأرسل اليه ؟ منتصف البحر الابيض المتوسط ؟ |
Güneye doğru 1500 km yol katedip Akdeniz'i geçerek imparatorluğun en uzak noktalarından birine | Open Subtitles | سافرت لمسافة تزيد عن 1600 كيلو متر جنوبا عبر البحر الابيض المتوسط إلى واحدة من ابعد قطاعات الامبراطورية |
Sanırım Akdeniz'di. | Open Subtitles | البحر الابيض المتوسط , على الارجح |
Akdeniz Meydanı 4 numaraya. | Open Subtitles | الى 4 نقطة البحر الابيض المتوسط |
Akdeniz'de doğan güneş altındaki Côte d'Azur'daki villamıza. | Open Subtitles | قصرنا على ساحل "أوزور" غروب الشمس فوق البحر الابيض المتوسط |
- Akdeniz kuskus salatası. | Open Subtitles | سلطة كسكس البحر الابيض المتوسط |