İşte bebeklerle ilgili diziler bu yüzden bir seneden fazla süremiyor. | Open Subtitles | وهذا السبب في أن البرامج التلفزيونية حول الأطفال لا تستمر أكثر من عام |
Adeta büyük TV şovları için bir selamlama gibi birşey. | Open Subtitles | التى تقدم فى نوعا من ،مقدمات البرامج التلفزيونية الشهيرهِ |
Gerçek hastaneler TV programları gibi olmasa da bu bazı gizemler olmadığı anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | رغم أن المستشفيات الحقيقية ليست مثل البرامج التلفزيونية |
Veri ve görüntülerimizi fakülte ve TV programlarına satıyoruz. | Open Subtitles | نبيع بياناتنا، لقطاتنا للكليات، البرامج التلفزيونية |
Keşke bunu bütün şovlara yapabilsem. | Open Subtitles | أتمنى لو يمكنني فعل ذلك بكل البرامج التلفزيونية |
Sen ise kahrolası talk show yapıyorsun. En son ne zaman buradaydın? | Open Subtitles | بينما أنت تقضين وقتك في البرامج التلفزيونية |
Komşulara göre, olay yeri izlemek gündüz programlarını izlemekten daha zevkli. | Open Subtitles | يبدو أنّ الجيران يعتقدون أنّ مسرح الجريمة أفضل من البرامج التلفزيونية النهارية. |
Bu ay bir sürü güzel televizyon programları var ve ben kaydedicimi ne zaman açacağımı bilmek isiyorum. | Open Subtitles | حسناً، يوجد الكثير من البرامج التلفزيونية الجيدة هذا الشهر و أود أن أعم، إذ كنتُ بحاجة الي ضبط جهاز التسجيل |
TV şovları ve silahlı soygunlar oluyorsa... o kadar mutlu olacağız ki... polisi görünce bile sevineceğiz. | Open Subtitles | ألعاب كرةِ قدم، حالات إزدحام مرور، البرامج التلفزيونية وسرقات بقوّة السلاح، سنكون مسرورين جدا لرؤية الشرطة مرة اخرى |
30 yıl önce, doğanın çeşitliliği üzerine TV programları yapmak için Darwin'in izinden oraya gittiğimde, benim hissettiğim de aynen buydu. | Open Subtitles | كما اكتشفتُ عندما اقتفيت أثر (داروين) منذ ٣٠ سنة في إطار تصوير سلسلة من البرامج التلفزيونية عن تنوع الطبيعة. |
(Gülüşmeler) T.H. : El Cezire’de küçücük Norveç’teki bazı ilginç TV programları hakkında 8 dakikalık hikaye takip ediyor. | TED | (ضحك) ثوماس هيلم: ويلي ذلك قصة مدتها ثمان دقائق على قناة الجزيرة عن بعض البرامج التلفزيونية الغريبة في النرويج الصغيرة. |
Gündüz TV programlarına sinir oluyorum. | Open Subtitles | تعبت من البرامج التلفزيونية النهارية |
Ulusal şovlara müdahale edebilecek büyüklükte etkin yok. | Open Subtitles | ليس لديكَ السلطة لكي تأثر على جميع البرامج التلفزيونية |
İkinci olarak da, talk show yardımcı sunucuları. | Open Subtitles | ويأتي في المرتبة الثانية البرامج التلفزيونية الحوارية |
Gündüz programlarını sevmeye başladım. | Open Subtitles | كنت أحب متابعة البرامج التلفزيونية النهارية |
Bugünlerde de herkes şef olmuş. O televizyon programları sektörü mahvetti. | Open Subtitles | الجميع طاهيٍ هذه الأيام تلك البرامج التلفزيونية أفسدت الصناعة |