Gazilik ve bronz Yıldızlı Kahramanlık madalyasıyla onurlandırıyoruz. | Open Subtitles | بالقلب الأرجواني و نجمة الشجاعة البرونزيّة |
Efendi, bu bronz plaka bizdekiyle aynı. | Open Subtitles | سيّدتي، هذه الشّارة البرونزيّة تشبه التي لدينا |
Aynı zamanda bronz madalya sahibi bir atletim. | Open Subtitles | وحاصل أيضًا على الميدالية .البرونزيّة في سباق العدو العشريّ |
Eun, bu bronz aynayı kullan. Saf bir birlikteliğiniz olsun. | Open Subtitles | إستخدم هاته المرآة البرونزيّة وعش حياةً زوجيّة خالصةً، يون. |
Jeffersonian'daki bronz silahların tümünü test etmek 200 yıl kadar sürerdi. | Open Subtitles | نظرياً ، ولكن سيستغرق الأمر حوالي 200 سنة لفحص كلّ الأسلحة البرونزيّة في "جيفرسونيون" |
Bu yüzden, er McClusky, ...o keskin nişancıyı öldüren atışı yaptı, ...bronz madalyayı alan sen değil, kendisi oldu. | Open Subtitles | لذلك، جندي المشاة (ماكلوسكي) أطلق النار على القناص، مما يجعله مرشحاً للنجمة البرونزيّة |
2009 Olimpiyatları'nda Hindistan adına bronz Madalya kazandırdı. | Open Subtitles | "ظفر (غاما) بالميداليّة البرونزيّة لـ(الهند) في 2009 " |
Şifreli metinler için eve aceleyle gelmeye alışkın değilim, Bay Mathis, özellikle de bir Brancusi bronz eserinin satışının tam ortasındayken. | Open Subtitles | أنا لست معتادة على أن أهرع للمنزل... لأجل رسائل نصيّة مبهمة يا سيّد (ماثيس) وخاصّة عندما أكون بخضم عملية بيع لأحد تماثيل (برانكوزي) البرونزيّة |