Ama korkarım, oğullarımızı bu vahşi yerde yetiştirmekle iyi yapmadım. | Open Subtitles | ولكننى اشعر أننى لم اجيد التصرف . بالنسبة لتنشئه ابنائنا فى هذا المكان البرى |
Ama korkarım, oğullarımızı bu vahşi yerde yetiştirmekle iyi yapmadım. | Open Subtitles | ولكننى اشعر أننى لم اجيد التصرف . بالنسبة لتنشئه ابنائنا فى هذا المكان البرى |
Peki, bak, avukatlarınız... ki belli ki çok yetenekliler, bir hakimi çiftlik somonuyla... vahşi somon arasındaki ayrımı kaldırmak için ikna etmişler. | Open Subtitles | حسناً , اترى محامونك فى غاية البراعة, اقنعوا القاضى بتجاهل الفرق بين سالمون المزارع والسالمون البرى |
Avukat Bey, dava konusu nehir yalnızca vahşi somon... bulunduruyor, bu çiftlik somonu mevzusunu geçebilir miyiz? | Open Subtitles | ايها المحامى , النهر محل الاهتمام يهتم بالسالمون البرى , ولذلك اترك مزارع السالمون |
Geçen hafta, üzümlerimizin iyisini topladın ve şimdi de Yaban elmalarımızı alıyorsun. | Open Subtitles | الأسبوع الفائت أخذتى فقط افضل العنب الذى لدينا و الان التفاح البرى |
Bu vahşi somonları öldürdüğümüz anda, ki şu anda tam da bunu yapıyoruz... bu milyar dolarlık bir endüstrinin kaybolması demek. | Open Subtitles | وعندما ندمر تجمعات السالمون البرى وهذا ما نفعله انها صناعة ببليون دولار تنتهى |
Son dakika haberi. vahşi hayvan bölgemizde terör mü estiriyor? | Open Subtitles | فى نشرة الأخبار هل الوحش البرى يرهب ساوثلاند ؟ |
Kardeşin vahşi yulaflarını sevgilisiyle birlikte Güney Fransa'da ekiyorken mi? | Open Subtitles | بينما يبزر أخوكِ الشوفان البرى فى جنوب فرنسا مع صديقته الفاسقة؟ |
Evet, arkamdan vahşi fıstıkları götürmen için birkaç yıl verdim. | Open Subtitles | كان يجب أن أمنحك بعض السنوات لزراعة الشوفان البرى |
Orada burada. Etrafta. Bir vahşi mustang sürüsü gördük. | Open Subtitles | تعرف, هنا وهناك, و رأينا قطيع من الماستانج البرى |
O benim hem öğretmenim hem de rehberimdi, yoksa vahşi bir hayvan gibi olurdum. | Open Subtitles | انه استاذى , ومرشدى فلولاه لكنت اتصرف مثل الطور البرى |
"Pete Gilroy'un ağırlığı ve boğazındaki giderek sıkan ilmik, vahşi kısrağın hızını kesmeye başladı. | Open Subtitles | "إن وزن " بيت جيلروى و تشديد الخناق حول رقبتها بدأ قليلاً فى عرقلة الفرس البرى فى سرعته |
- WAO? - vahşi Hayata Kazandırma. Bir hayvan yakalandığında, doğaya karşı suç işlendiğine inanıyorlar. | Open Subtitles | -نخضع لهيئه الحيوان البرى لانه لدينا حيوانات مفترسه |
Bak Baba, vahşi somon nesli tükenmekte olan bir tür. | Open Subtitles | اترى , ابى , السالمون البرى نوع مهدد |
Buraya oğlunu, o vahşi ata binerken izlemeye geldin, değil mi? | Open Subtitles | حسنا, انت هنا لمشاهده إبنك .. ... يقود هذا الحصان البرى أليس كذلك؟ |
Elbette tatlım. vahşi yönünü açığa çıkart. | Open Subtitles | نعم بكل سرور خذى نزهة فى الجانب البرى |
Belki de. Bütün hafta evde vahşi bir kedi gibi koşup durdu. | Open Subtitles | من المحتمل فقد كانت تلهو حول المكان كا " السنور " ( القط البرى ) طوال الأسبوع |
Bu teori, şu anda fiziğin vahşi Batı'sıdır. | Open Subtitles | هى الغرب البرى للفيزياء. |
Yaban kazları 1,850 km. uçabilir. | Open Subtitles | فالأوز البرى يمكنه الطيران 1000 ميل متواصلة |
Yaban kazları günde ortalama 5-6 saat uçar. | Open Subtitles | متوسط طيران الأوز البرى من خمس إلى ست ساعات طيران يومياً |
Sert ol. Yumuşayamayız. Yaban kazları güneye yola çıktılar bile. | Open Subtitles | ولا يمكننا التأخير فالأوز البرى طار للجنوب بالفعل |