"البلديّة" - Traduction Arabe en Turc

    • Belediye
        
    • Belediyenin
        
    • meclis
        
    • belediyede
        
    Belediye malına zarar vermek iyi bir şey mi sanıyorsunuz? Open Subtitles أيها الأطفال أتعتقدون أنّه من الجيد تدمير الملكيّة البلديّة ؟
    Bu Belediye binasının arka girişi. Alarm var ama buradan etkisiz hale getirebiliriz. Open Subtitles إنّه المدخل الخلفي لدار البلديّة إنّه مرعوب، ولكن نستطيع نزع سلاحه من هنا
    Bu yüzden bu vatandaşların Belediye'de daha güçlü bir sese ihtiyacı var. Open Subtitles هؤلاء السكّان همُ الأكثر حاجة لصوتٍ قويّ في البلديّة
    Belediye binasındaki adamımdan bilgi geldi. Open Subtitles لقد حصلت على معلومات جديدة من الواشي الذي يعمل لدي بمبنى البلديّة
    Belediyenin araç parkına aitmiş. Belediye mi? Open Subtitles -إنّها من مُجمّع السيّارات في مجلس البلديّة .
    Kendisinden Belediye ile neden emlak takası yaptığına dair yorum bekliyoruz. Open Subtitles نريد تعليقه حول سبب تبادله للعقارات مع البلديّة
    Tekrar o konulara döneceğiz reformları destekleyeceğiz, Belediye Binası'ndan olmasa bile Annapolis'ten, ihtiyaç olursa tabii. Open Subtitles وسنوفّر الدعم لهذا الإصلاح إلّم يكن من البلديّة فمن الولاية ، إن لزم الأمر
    Binlerce evin suyu kesildi. Belediye 1 saat içinde sorunu çözecektir. Open Subtitles سينقطع الماء عن آلاف الناس، ستهتمّ البلديّة بهذا الأمر خلال ساعة تقريباً
    Bence artık Belediye başkanıyla tanışmalı. Open Subtitles أعتقد أنّ الوقتَ حان ليقابل رئيس البلديّة.
    Hız cezanı ödemen için seni Belediye'ye bırakırız. Open Subtitles سننزلكَ في دار البلديّة حتى تتمكّن من تسديد مخالفة تجاوز السرعة
    Belediye binasında konuşmuştuk. O da masum değildi. Open Subtitles كنّا نتحدّث في دار البلديّة لم تكن بريئة تماماً
    Şu anda Belediye binasında bir inşaat çalışması mevcut. Open Subtitles هناك ورشة بناء في قاعة البلديّة في هذه اللحظة.
    Bu da demektir ki, Belediye olan tüm alâka, tamamen tesadüf. Open Subtitles وهو ما يعني أنّ أيّ إرتباط بمجلس البلديّة ما هو إلاّ مُجرّد محض صدفة تماماً.
    Kardeşinizin Belediye'yle veya yerel politikacılarla bir ilgisi var mıydı? Open Subtitles ألدى أختكِ أيّ صلة بمجلس البلديّة أو السياسة المحليّة؟
    Kurbanımız Belediye de yaşanan bir olay yüzünden öldürülmüş olabilir. Open Subtitles أنّ ضحيّتنا أوقع نفسه في مشاكل بدار البلديّة والذي قد يكون عرّضه للقتل.
    Bu yüzden Belediye de bina görevlisi olarak çalışıyordu, ama çok satan bir yazar olduğunu iddia ediyordu. Open Subtitles لهذا السبب كان يعمل كعامل نظافة بدار البلديّة مُدعياً أنّه مُؤلف مُنعزل.
    Belediye binasını için arama emrini kör olmayan bir rahip ve patalojik yalancının dedikleriyle çıkartamayız. Open Subtitles من المُستحيل أن نحصل على أمر قضائي لدار البلديّة وفقاً لإشاعة تمّ قولها لكاهن غير كفيف من كاذب قهري.
    Belediye binası biraz önce gaz sızıntısı nedeniyle boşaltılmış. Open Subtitles إذ إن مكتب العمدة أخلى توًّا دار البلديّة بسبب تسرّب غازيّ.
    Dört yaşında bir grup çocuğun sesi, Belediye meclislerindeki podyumlara ulaşacak kadar uzun olduğunu düşünmezsiniz. TED نادرًا ما تؤخذ آراء فئة الأطفال ذوي الأربعة أعوام بعين الاعتبار، بالكاد يمكّنهم طولهم من الوصول إلى منصّة المتحدثين داخل قاعة مجلس البلديّة.
    Belediyenin yuzme havuzu... Open Subtitles إذاً، مسبح البلديّة...
    - Davetten sonra meclis üyesi Bollinger'la içki içtim. Open Subtitles بعد حفل الإستقبال، تناولتُ بعض المشروبات مع عضو هيئة البلديّة
    belediyede rüşvet fonunu kimin oluşturduğunu öğrenmemiz gerekiyor, bunun içinde Belediye içinde bağlantıları ve kaynakları olan biri gerekiyor. Open Subtitles نكتشف من بإمكانه جمع مال ترضية من ميزانيّة المدينة، ممّا يعني أنّ علينا التحدّث إلى شخص لديه صِلات وموارد في دار البلديّة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus