Belkide motive edici konuşmaları daha sonraya saklasak daha iyi olacak. | Open Subtitles | آه، ربما كنا حفظ أفضل الكلمات التحفيزية حتى وقت لاحق. |
Sanırım sabah gönderdiğim motive edici dergi hiç etki etmemiş. | Open Subtitles | أعتقد أن النشرة التحفيزية التي أرسلتها هذا الصباح لم تقم بشيء |
Dünyayı motive edici büyük konuşmalarından söz etmiyorum bile. | Open Subtitles | ولا ننسى ذكر كونه عملاقاً... إلقاء الخطابات التحفيزية على مستوى العالم |
motivasyon konuşmaları ve olumlu düşüncelerle geçirdiğimiz 30 yıl vardı. | TED | كانت لدينا ثلاثون سنة من الخطب التحفيزية وبيع الأفكار الإيجابية. |
Ve bu motivasyon konuşması bittiğinde cevap vermediği şey, bu motivasyon gücünden yararlanan bir organizasyonu nasıl inşa edeceğinizdir. | TED | وبهذا تنتهي محادثة التحفيز، أما ما لا تجيب عنه فهو كيف تبنون منظمة تسخّر تلك الطاقة التحفيزية. |
Sonra OPEC canlandırma paketini kullanıyoruz yani varil başına 200 dolar paketini. | TED | ثم بعد ذلك سنفعل حزمة أوبك التحفيزية وتُعرف أيضاً بـ٢٠٠ دولار للبرميل . |
Bütün motivasyon posterlerimi sökmüşsün. | Open Subtitles | هناك خطاب لك في المقدمة لقد نزعتي جميع ملصقاتي التحفيزية |
Belki de çekmecemi kırıp, motivasyon CD'lerimi çaldığın için olabilir. | Open Subtitles | ــ ربما لأنك دخلت مكتبي عنوة وسرقت أقراصي التحفيزية |
Belki de motivasyon şuruplarını içmeyi bırakmalısın. | Open Subtitles | ربما يجب أن تتوقف عن شرب التحلية التحفيزية |
Bu adımları sadece motivasyon amaçlı sözlerle atmış olmasına inanmak zor. | Open Subtitles | من الصعب التصديق بأن الاقوال التحفيزية وحدها ستسمح لها بأتخاذ هذا النوع من الخطوات |
Nasıl baktığımızla ilgili meta motivasyonal bir teori olarak adlandırılır, İçinde olduğumuz motivasyon ve mod ile ilgili bir teoridir ve içinde olduğumuz mod ise sevdiğimiz ya da sevmediğimiz şeyleri belirler. | TED | إنه نوعا ما ما يسمى نظرية الفوقية التحفيزية وهي عن مظهرنا، نظرية تتحدث عن المحفزات وحالتنا الذهنية وكيف تحدد الحالة الذهنية الأشياء التي تعجبنا أو لا تعجبنا. |
Trilyon dolarlık canlandırma paketi deniyor. | TED | تدعى حزمة الترليون دولار التحفيزية . |