pıhtılaşma faktörlerini kontrol edecek olursak kimin haklı olduğunu görürüz. | Open Subtitles | إذا أجريبنا الفحوص لحساب معدل التخثر يمكننا معرفة أيهم مصيب |
pıhtılaşma faktörlerini kontrol edecek olursak kimin haklı olduğunu görürüz. | Open Subtitles | إذا أجريبنا الفحوص لحساب معدل التخثر يمكننا معرفة أيهم مصيب |
Biraz kan alıp pıhtılaşma faktörlerinin az olup olmadığına bakacağız. | Open Subtitles | سنسحب بعض الدم و نري إن كان أي من عوامل التخثر قليلة أو معدومة |
Sorun DVT. 38 yaşında. Bu olmamalı-- | Open Subtitles | و السر فقط هو التخثر سنها 38 عام، لا يفترض... |
Boyun MRI. YDP için çalışmaya başlayın. Serumuna heparin ekleyin. | Open Subtitles | صورة رنين مغناطيسي للرقبة، اكشفوا عن التخثر و اعطوه الكبدين للتخثر |
Bazı memelilerin midelerinde üretilen bu hayvansal yan ürün, pıhtılaşmayı hızlandırabilir ve kontrol edebilir. | TED | هذا المنتج الحيواني الجانبي، الذي يُصنَع في مَعِدات ثدييات محددة، يمكنه أن يُسرّع التخثر ويتحكم به. |
Biraz kan alıp pıhtılaşma faktörlerinin az olup olmadığına bakacağız. | Open Subtitles | سنسحب بعض الدم و نري إن كان أي من عوامل التخثر قليلة أو معدومة |
Asidoz ve hipotermisini gidermeli ve pıhtılaşma zamanının stabil olduğundan emin olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نعدّل الحماض وانخفاض الحرارة ونتأكد من أن زمن التخثر عندها مستقر. |
Verdiğimiz ilaçlar dolayısıyla pıhtılaşma durduğundan kanama devam etti. | Open Subtitles | مضادات التخثر جعلت من الصعب على دمه ان يتجلط |
Hayır , o acı çekti masif kan kaybı , onun tüm pıhtılaşma faktörleri geçirdi. | Open Subtitles | كلّا, لقد عانت من نزيف دم حاد مما يقضي على كل عوامل التخثر |
Eski tedavi yöntemlerinde bazı hemofililer plazmayı yaralarına enjekte ederdi pıhtılaşma süreci başlayınca kendi sistemleri etkisiz kalırdı. | Open Subtitles | انه علاج قديم لكن بعض المصابين بالمرض يمكنهم حقن البلازما في جروحهم مما يسرع بعملية التخثر الغير فعالة في أجسادهم |
Bugün kan naklindeki pıhtılaşma probleminden bahsetmiştin. | Open Subtitles | في وقت سابق، تحدثت عن مشكلة التخثر في نقل الدم |
Evet ama pıhtılaşma süresi ayrıca bazı hastalıklarla sebebiyle de artar. | Open Subtitles | نعم ولكن وقت التخثر يزداد أيضاً مع بعض الأمراض |
Geçen ay safra kesesi alınmış ve pıhtılaşma sorunu yüzünden için warfarin yazılmış. | Open Subtitles | أُزيل كيسه المراري الشهر الماضي, والوارفين وصف له لعلاج مشاكل التخثر ما بعد الجراحة. |
Jesse, her kilogram için 50 ünitelik pcc hazırla pıhtılaşma bölgelerine enjekte et ve çapraz direnç uygula. | Open Subtitles | جيسي , حضر بعض معقد البروثرومبين عند عند 50 وحده لكل كغ و أرسلو نوع التخثر و مطابقته حالا. |
Basit. Alkol hareketsizliğe, hareketsizlik DVT'ye yol açar. | Open Subtitles | بسيطة، يسبب الإعاقة مما يفسر التخثر |
Zatürree, parmaklarda siyanoz yapan YDP'ye neden olabilir. | Open Subtitles | الالتهاب الرئوي قد يسبب التخثر مما يسبب لون الأصابع الداكن |
Plateletleri aktive ederek pıhtılaşmayı artırır. | Open Subtitles | سيؤدي لزيادة الصفيحات ويزيد من التخثر |
Pulmoner tromboz. | Open Subtitles | التخثر الرئوي |
pıhtılaşması ne durumda? | Open Subtitles | ما معدل التخثر الآن؟ |
Ameliyat sonrası tahlillerde pıhtılaşmanın normal olduğu gözlendi. | Open Subtitles | اختبارات ما بعد الجراحة أظهرت أن التخثر طبيعي |
Hastanın kanı pıhtılaşmıyor. | Open Subtitles | دم المريض لا يريد التخثر لقد عدنا إلى نقطة البداية |