1990'larda, birbirini devirmek için suikastlar yapıyor ve birbirlerini yok ediyorlardı. | Open Subtitles | التسعينيات حيث أولئك المجموعات التي تتآمر لإسقاط و تحطيم بعضهم البعض |
Şimdi, 1980 ve 1990'larda gördüğümüz virüsler açıkça belli ki artık problem değiller. | TED | الان الفيروسات التي اعتدنا ان نراها في الثمانينيات و التسعينيات ليست مشكلة بعد الان |
Bugün Bosna'ya gittiğinizde, 1990'larda başlarında gördüklerimizin gerçekleştiğine inanmanız neredeyse imkansız. | TED | عندما تذهب اليوم الى البوسنة لن تصدق على الاطلاق ان هذا البلد هو ذاته الذي شهد فظائع بداية التسعينيات |
Makine öğrenme, Doksanlı yılların başlarında endüstride yer almaya başlar. | TED | بدأ مجال تعلم الآلات شق طريقه في الصناعة في وقت مبكرمن أوائل التسعينيات |
Doksanlı yıllar herkese zordu. | Open Subtitles | التسعينيات كانت قاسية علينا جميعاً |
Doksanlarda modaydı o. Huzursuzluk hakimdi. | Open Subtitles | كانت هذه التسعينيات كان شيئاً مثيراً للانفعال حينها |
1990'lardaki iklim modelleri ondan daha da küçük bir parça aldı, sadece yaklaşık üç sıra büyüklüğünde, | TED | فنماذج الطقس في التسعينيات تشغل حيزا صغيرا، فقط ثلاثة قيم أسية. |
90'larda eğri daha çok kaydı. | TED | في التسعينيات تحول المنحنى أبعد من ذلك. |
1990'larda hazır demokrasi ellerine verildi. mali yönetim yapılmadan seçimlere gidildi. | TED | لقد حصلوا على الديموقراطية الفورية في أعوام التسعينيات: إنتخابات بدون ضوابط وتوازنات. |
Toprak için rekabetin gerilime yol açan sebeplerden biri olduğunu duydum, öyleki 90'larda soykırıma sebep oldu. | TED | سمعت أنه قيل أن الصراع على الأرض واحد من الأشياء التي أدت إلى التوترات وتسببت في الإبادة الجماعية في التسعينيات. |
"1930'larda, büyük Metropolis sehri bile... | Open Subtitles | في العقد الثالث من التسعينيات حتى المدينة العظيمة ميتروبولس |
Sence, burada, 90'larda mutlu olacak mıyım? | Open Subtitles | هل تعتقد بأني سأكون سعيدة هنا في التسعينيات ؟ |
Çin'de kaplan organlarının satışı 1990'larda yasaklandı bu merkez de o zamandan beri sadece turistlere hizmet ediyor. | Open Subtitles | المتاجرة في أجزاء النمر منعت في الصين في التسعينيات ومركز التربية الآن فقط مصدر جذب للسواح. |
Doksanlı yıllar herkese zordu. | Open Subtitles | التسعينيات كانت قاسية علينا جميعاً |
- Doksanlarda bir site tasarlıyorsan hiçbir sorunu yok. | Open Subtitles | - لا شيء - لو كنتِ تصممين المواقع الالكترونية في التسعينيات |
Pekâlâ. 1990'lardaki, bozan bir grup seksin cinayet kurbanlarından iki çift pantolon. | Open Subtitles | حسناً هذي بنطاليّن من ضحيتي قتل من التسعينيات في حفل جنسي ساءت الأمورُ به. |
Her neyse, bu şehir 1990'lı yılların sonlarında Enrique Penalosa isminde son derecede etkili bir belediye başkanına kavuştu. | TED | ورغم ذلك، فهذه المدينة رزقت في أواخر التسعينيات بعمدة له نفوذ كبير اسمه إنريك بينالوسا |