"التعافي" - Traduction Arabe en Turc

    • iyileşme
        
    • iyileşmeye
        
    • İyileşmesi
        
    • iyileşmenin
        
    • iyileşmene
        
    • iyileşmek
        
    • toparlanma
        
    • iyileşmesine
        
    • iyileştirebilsin
        
    • tedavi
        
    Obez olan bir kişinin iyileşme süreci, gün geçtikçe daha zorlayıcı hâle gelir. TED متى أصبح شخص ما سمينا، يصبح طريق التعافي وعراً أكثر، بمرور الوقت.
    Ve belki bu iyileşme alanları haritaya çiselenir, küçük noktalar olur. TED وربما مناطق التعافي هذه يمكن أن ترسم على خارطة، نقاط صغيرة على الخارطة.
    Belki bu iyileşme alanları büyümeye başlayabilir, ve kim bilir örtüşebilir ve iyi şeyler olur. TED وربما تبدأ مناطق التعافي هذه في الإزدياد، وربما تتقاطع، وتحدث الأشياء الجيدة.
    İki gün sonra koku ve tat almakla görevli sinir uçları iyileşmeye başlar. TED بعد يومين، تبدأ النهايات العصبية المسؤولة عن الشم والتذوق في التعافي.
    Bunlar büyük yaralar, iyileşmesi aylar sürer. Open Subtitles هذه إصاباتٌ ضخمة، تتطلّب أشهراً من التعافي
    Sadece dönmek için en kısa zamanda iyileşmenin yolunu düşünüyorum. Open Subtitles كل ما أفكر فيه هو التعافي للرجوع بأقصى سرعة ممكنة
    Seni oraya götürüp iyileşmene yardım edeceğim. Open Subtitles سآخذك إلى هناك وأساعدك على التعافي
    Sonu felce kadar varabilecek bir travma için üç haftalık iyileşme süreci oldukça iyi. Open Subtitles الصدمات القاسية كافية للإصابة بشلل جسدي. التعافي في 3 أسابيع أمر جيد للغاية.
    Ayrıca bu yaşlarda, iyileşme yeteneği inanılmazdır. Open Subtitles ‫زائداً، قدرة من في سنها ‫على التعافي أمر مثير للإعجاب.
    Nedenini bilmiyoruz ama çocuk beyni muazzam bir iyileşme yeteneğine sahip. Open Subtitles لا نعرف لماذا, ولكن دماغ الطفل لديه قدرة رائعة من أجل التعافي.
    İyileşme için atılan ilk adım sorunun olduğunu kabul etmektir. Open Subtitles الخطوة الأولى في التعافي هي الاعتراف بأنه لديك مشكلة
    Farklı renkler farklı iyileşme safhalarını gösteriyor. Open Subtitles اختلاف الألوان يعني مراحل مختلفة من التعافي
    Hem ben iyileşme sürecindeyim, unuttun mu? Open Subtitles أنا في حالة التعافي من الإدمان. أتتذكرين؟
    Tek söyleyebileceğim, bu tip çoklu kriz vakalarında iyileşme süreci aylar hatta yıllar alır. Open Subtitles كلّ ما يمكنني قوله هو أنّه نموذجيّاً في حالات السكتات الدماغيّة المتعدّة، يستغرقُ التعافي أشهراً، و أحياناً سنوات.
    Burada iyileşme iki temek şeye dayanıyor sorumluluk ve tamamen dürüstlük. Open Subtitles التعافي هنا مبني على مبدأين رئيسين المسؤولية و الصدق الكامل
    Beni farkında bile olmadan iyileşmeye götüren yola sokan o arabanın içindeki kadına bu gücü veren de bu. TED وهو ما جعل المرأة التي تقود سيارة الجيب رانجلر تضعني على طريق التعافي بدون أن تقصد ذلك حتّى.
    Kalp kırıklığından iyileşmeye çalışırken çoğumuz niçin bu kadar zorluk çekiyoruz? TED لماذا يتعثر العديد منا عندما يحاولُ التعافي من تحطم القلب؟
    Hastanede kalırken iyileşmesi sonrasında birçok arkadaşının onun için dua ettiğini öğrendi ve onlara teşekkür etti... Open Subtitles بعدها، وهو في طور التعافي في المستشفى، ذكر أن الكثير من أصدقائه قالوا أنهم صلّوا من أجله.. فشكرهم،
    Travmadan iyileşmenin saldırganın yanlışını kabul ettiğinde başladığını biliyoruz. TED ونعلم من الصدمة أن التعافي بدأ عندما يعترف الجاني بذنبه
    Seni de götürüp iyileşmene yardım edeceğim. Open Subtitles سأصحبك إلى هناك، وأساعدك في التعافي
    Aklımıza girerek iyileşmek için aslında yapmamız gerekenin tamamen tersini yaptırması gerçekten kayda değer. TED والراحة التي يجعلُ بها عقولنا تقوم تمامًا بما هو عكس ما نحتاجُ إليه من أجل التعافي هو أمرٌ جديرٌ بالذكر.
    Tabii ki, kısa süreli oturmak yorgun bedenlerimizin dinlenmesi ya da egzersiz sonrası toparlanma için gereklidir. TED بالطبع إن الجلوس لمدة وجيزة يساعدنا على التعافي من الضغوط أو التقاط أنفاسنا من التمارين
    - "Terapist"i tercih ederim ama evet, Chester's Mill gibi yerlerin bir doğal felaketten sonra iyileşmesine yardım ederim. Open Subtitles أفضّل أن تناديني بالطبيبة المعالجة ولكن، أجل، أنا أساعد أماكن مثل هذه البلدة في التعافي بعد حدوث الكوارث الطبيعية
    Seni çok hasta yapıyor ki iyileştirebilsin. Open Subtitles يجعلك تشعرين بالمرض حتى تستطيعين التعافي
    Bir keresinde, 2 gündür geçmeyen karın ağrımı tedavi etti. Open Subtitles لقد ساعدني على التعافي من إمساك استمر ليومين.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus