| Bizimle işbirliği yapmak istediğini söylüyor. | Open Subtitles | تقول أنها تريد التعاون معنا وأنا أصدقها لكن |
| Bu insanlar onun Bizimle işbirliği yapmasını engellemek için size yapacakları hiçbir şeyden çekinmeyeceklerdir. | Open Subtitles | هؤلاء الناس لن يترددوا لفعل أي شيء لكى لإيقافه عن التعاون معنا هل تفهمين ذلك؟ |
| Bizimle işbirliği yaparsan, düşük bir ihtimalle de olsa ömrünü içeride geçirmeyebilirsin. | Open Subtitles | من الأفضل لك التعاون معنا الأن و بإمكانك أن لا تقضي بقية حياتك بالسجن |
| Şimdi, eğer Bizimle iş birliği yaparsanız hapse girmekten kurtulabilirsiniz. | Open Subtitles | الأن... يمكنك التعاون معنا, ربما لن تدخلي إلى السجن. |
| Evet ama Bizimle iş birliği yapmak tek seçeneğiydi. | Open Subtitles | أجل، من صالحه التعاون معنا |
| İşbirliğini sürdürürsen, başka arkadaşın ölmez. | Open Subtitles | استمر في التعاون معنا ولن يموت المزيد من رفاقك |
| İşbirliğini kabul etmemen, seni intihara meyilli yapmaz. | Open Subtitles | رفضك التعاون معنا لا يجعلك إنتحارياً |
| Talbot'u kaçırmaya çalışan adamlarla birlikte çalışıyorsa eğer yapabileceğin en akıllıca şey Bizimle işbirliği yapmak olur. | Open Subtitles | إن كان يعمل مع مختطفي " تالبوت " فأضل شيء تفعليه هو التعاون معنا |
| Eğer Bizimle işbirliği yapmazsan, seni kilit altında tutarım. | Open Subtitles | اذا كنت ترفض التعاون معنا سنقوم بحتجازك |
| NCIS bu konuda Bizimle işbirliği yapmalı. | Open Subtitles | إن سي آي إس تحتاج إلى التعاون معنا الآن |
| Bizimle işbirliği yapmayı düşünün bir. | Open Subtitles | ضع بعين الإعتبار.. التعاون معنا |
| Bizimle işbirliği yapacak mısınız? | Open Subtitles | هل تنوى التعاون معنا ؟ |
| Bizimle işbirliği yap, tamam mı? | Open Subtitles | عليك التعاون معنا حسنا ! |
| Bak, Bizimle iş birliği yapman en çok sana yarar sağlar, Shane. Yani, o videoları o kadınların izni olmadan aldın. | Open Subtitles | انظر, التعاون معنا من مصلحتك يا (شاين) فقد تلقيت مقاطعًا تم تصويرها دون علم تلك النساء. |
| Bizimle iş birliği halinde görünmek istemiyorlar. | Open Subtitles | [مات] حسنا، فإنها لن ينظر التعاون معنا. |
| Bizimle iş birliği yapmak senin için isabetli bir karar oldu. | Open Subtitles | التعاون معنا خطوة ذكية . |
| Erişimimizi engellediler ve işbirliğini reddettiler. | Open Subtitles | لقد رفضوا التعاون معنا |
| İşbirliğini reddedersen Ajan Weller'ı öldürecekler. | Open Subtitles | (إذا رفضتِ التعاون معنا ، فسوف يقتلوا العميل (ويلر |