"التعرف عليها" - Traduction Arabe en Turc

• onu tanımak
• Onu teşhis
• tanınabilir
• onun kimliğini
• tanımlayamadığım

onu tanımak bende büyük bir etki bıraktı.
التعرف عليها كان له تأثير كبير علي

Ve onu tanımak için zaman ayırsan--
...و إذا حاولت التعرف عليها بشكل أكبر

Biraz da olsa onu tanımak istedim.
. كنت أريد التعرف عليها

Onu teşhis bile edemedi.
لم يستطعِ التعرف عليها حتى

Onu teşhis etmek imkansız.
من المستحيل التعرف عليها.

Onun tanınabilir olmadığından bahsediyorum.
ليست أنا، أقول فقط أنّنا لا نستطيع التعرف عليها.

Benim açımdan beni en çok etkileyen bilgilerden biri onun kimliğini doğrulamak için arkadaşlarının gelmesi ve onun tanınmayacak derecede dövülmüş olasıydı.
بالنسبة لي الخبر الوحيد الذي أثر علي هو أن أصدقائها جاءوا لمحاولة التعرف عليها و لكنها ضربت لدرجة أنه إستحال التعرف عليها

Spektral analizde tanımlayamadığım bir kaç yer var ama eminim anormal bir şey değildir.
...كانت هناك بضعة خطوط في التحليل الطيفي، لم أستطع التعرف عليها ولكن بالطبع، ذلك عاديّ بنفسه

onu tanımak, bir hataydı.
! التعرف عليها كان خطأً

Üzerindeki kırmızı etiketinden tanınabilir.
يمكن التعرف عليها بالشريط الأحمر

Üstleri tarafından tanınabilir,
يمكن التعرف عليها من قبل رؤسائهم

Güçlükle tanınabilir.
مدمرة يصعب التعرف عليها

Arkadaşlarının onun kimliğini doğrulayabildiği tek nokta taktığı bir yüzüktü.
و الطريقة الوحيدة التي إستطاع أصدقائها التعرف عليها

Bay Young'taki tanımlayamadığım madde aslında deride üretilen bir tür zehir konsantrasyonuydu.
المادة التي لم أستطع التعرف عليها على السيد (يانغ)، كانت تركيزاً للسم المنتج بالجلد.