Sebebi, doğanın farklılıklarını ve çeşitliliğini göz ardı etmeye yatkınlığımız. | TED | السبب هو أننا نميل إلى التغاضي عن تنوع العالم الطبيعي. |
Charlie, onunla hâlâ birçok ortak noktamız olduğu gerçeğini göz ardı edemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك التغاضي عن حقيقة أن لازال بيننا الكثير من الأمور المشتركة |
Ama bu olayı göz ardı edemedi. Kim edebilir ki zaten? | Open Subtitles | لكنه لم يقدر على التغاضي عن هذا إعني , من يمكنه |
Irkçılığı mazur görebilirim ama hayvan zulmüne dayanamam. | Open Subtitles | يمكنني التغاضي عن العنصريه و لكنني أرسم الخط عند القسوة على الحيوانات |
Yasa dışı olduğu böylesine ortada olan davranışları nasıl mazur görebiliyorsunuz? | Open Subtitles | كيف بإمكانك التغاضي عن تصرف شائم وغير قانوني كهذا؟ |
Çok güzel görünüyor, karşı konulmaz çekiciliğimi görmezden gelmeye çalış. | Open Subtitles | محاولة التغاضي عن بلدي تبدو جيدة جدا، سحر لا يقاوم. |
Bunun gibi davalarda bireyin içinde bulunduğu durumu görmezden gelemezsin. Sempati toplayacak. | Open Subtitles | ولكن في الحالات مثل هذه لا يُمكنك التغاضي عن المعادلة الشخصية |
Bence şu "Beton Yolu" şeyini at gitsin. | Open Subtitles | أتعلمين، عليكِ التغاضي عن مسألة "الطريق الصلبة |
Bugün, hayatında ilk defa yaptığın böylesine bir hatanın Donnie'nin ölümünden hemen sonra olmasını göz ardı edemeyiz. | Open Subtitles | لا أعتقد أننا نستطيع التغاضي عن كونك فوّت موعداً للمرة الأولى منذ وقت طويل جداً بعد وفاته مباشرة |
Sebepsiz yere işe gelmeyişini, kuralları ve yönetmelikleri sürekli ihlal edişini göz ardı edebilirim ama ahlaki pusulan bozulmuş dostum. | Open Subtitles | ،يمكنني التغاضي عن الغياب غير المبرر والتجاهل المستمر ،للقواعد واللوائح ولكن بوصلتك الأخلاقية معطوبة يا صديقي |
11 yıllık emeğinin göz ardı edildiğini düşündün. | Open Subtitles | لقد اعتقدت ، أن التغاضي عن خدمة 11 سنة |
Tehdidi göz ardı edemeyiz Savaşta galip gelmeliyiz. | Open Subtitles | "لا يمكننا التغاضي عن وجود تهديد وهو هائل." |
June 'un babası olman gerçeğini göz ardı edebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | إعتقدت أنه يمكنني التغاضي عن حقيقة |
Asıl önemli şeyi göz ardı ediyorsun. | Open Subtitles | اه، كنت التغاضي عن بت المهم. |
Maalesef, Bay Ruiz'in yıllardır kanunları çiğnediği gerçeğini göz ardı edemeyiz. | Open Subtitles | للأسف، لا يمكننا التغاضي عن حقيقة أن سيّد (رويز) خرق القانون لأعوام |
Irkçılığı mazur mu görüyorsun? | Open Subtitles | يمكنك التغاضي عن العنصريه ؟ |
Metreslerini görmezden geldim bayım, Ama her şeye de tahammül edeceğimi düşünmüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | فقد تغاضيتُ عن عشيقاتك يا سيدي، لكن أتتوقع مني التغاضي عن كل شيء؟ |
- Memur bey, yalvarırım. - Bu seferlik görmezden geliverseniz size nasıl da müteşekkir oluruz. | Open Subtitles | أيها الشرطي من فضلك ألا يمكنك التغاضي عن الأمر فقط هذه المرة؟ |
"şu 'Beton Yolu şeyini at gitsin"miş... seni salak | Open Subtitles | عليكِ التغاضي عن مسألة "الطريق الصلبة"... من يظن نفسه؟ |