Bu süreçte vergi kaçakçılığı da soruşturulursa o zaman ne yapacaksınız? | Open Subtitles | فى هذه العملية لو تم التحقيق معنا بسبب التهرب من الضرائب، ماذا ستفعلين إذن؟ |
Araştırmalarımda, mesela Zürih Üniversitesi'nde, medyaya yer alan İsviçre bankalarının vergi kaçakçılığı veya vergi yolsuzluğu gibi konularda kötü bir yeri olduğunu saptadık. | TED | في بحثي، نجد، على سبيل المثال، في جامعة زيورخ، أن البنوك السويسرية الضالعة في وسائل الإعلام، وفي السياق، على سبيل المثال، من التهرب الضريبي، والاحتيال الضريبي، لديها تغطية سيئة في وسائل الإعلام. |
Kabadayılıkla açıklamalardan kaçamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك التهرب من التوضيح من خلال السوقية |
Ama bir kolluk gücü olarak vergi kaçırma konusunda bir kaç şey bilirim. | Open Subtitles | و لكن بصفتي ضابط منفّذ للقانون أتري, أعرف شيء عن التهرب من الضرائب |
Her şeyi vergi kaçakçılığından elde ettiği kanun dışı mülk. | Open Subtitles | من أول حيازة غير مشروعة لسلاح حتى التهرب من دفع الضرائب |
Mesuliyetten kaçma falan. | Open Subtitles | كما تعلمون، نوعا من التهرب فكرت في العودة الى الوطن و رؤية بعض الأصدقاء |
- Bu, hayattan kaçmak. - Ben zaten hayattan kaçmak istiyorum. | Open Subtitles | انها تهرب من الحياة اننى أود التهرب منها |
Hala jürimden kurtulmaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | أما زلت تحاول التهرب من الخدمة؟ أهذا هو الأمر؟ |
Çocuk bakımı ödemelerinden... kaytarmaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاول التهرب من النفقة أو شيء من هذا القبيل؟ |
Şimdi, vergi kaçakçılığı korkunç, um, hapis süresi hakkında kaygılı olduğnuzu biliyorum, fakat hazırlandığımız sürece... | Open Subtitles | التهرب من دفع الضرائب أمر مخيف وأنا أعلم أنك قلق بشأن... مدة عقوبة السجن. ولكن طالما أنك مستعد, فـ... |
- Buda vergi kaçakçılığı demek ve 10 yıl eder. - Oh, aşalık herif. | Open Subtitles | هذه تهمة بعشر سنوات من التهرب الضريبي - انت قذر - |
Bundan kaçamazsın. Yapmamız gereken bir video var. | Open Subtitles | لا يمكنك التهرب من هذا علينا أن نصور شريطنا |
Bundan kaçamazsın. Nuka senin yüzünden öldü. - Hayır! | Open Subtitles | لا تستطيع التهرب مات نوكا بسببك |
Benden bütün gece kaçamazsın. | Open Subtitles | لن يمكنك التهرب مني طوال الليله |
Ama vergi kaçırma davası da açacaklardır... o zaman mahkum olursun. | Open Subtitles | و لكنهم سوف يعودون علينا إذا تم التهرب من الضرائب , و عندها سوف يأخذون ما يريدونه |
Ama vergi kaçırma davası da açacaklardır... o zaman mahkum olursun. | Open Subtitles | و لكنهم سوف يعودون علينا إذا تم التهرب من الضرائب , و عندها سوف يأخذون ما يريدونه |
Ne de olsa adamlar bizim vergi kaçakçılığından kaçtığımızı sanıyorlar. | Open Subtitles | لطالما من نتعامل يعرف باننا حفنة من الرجال تتهرب من الضرائب بتهمة التهرب الضريبي |
Maliye Bakanlığı vergi kaçakçılığından içeri aldı. | Open Subtitles | . حاكمته وزارة الخزينة بتهمة التهرب من الضرائب |
Sadece mücadele gerektiriyor diye hiçbir şeyden kaçma derdin. | Open Subtitles | لطالما قلت لي إنه يجب عدم التهرب من شيء... لمجرد أنه يرفع تحدياً... |
-Bu, hayattan kaçmak. -Ben zaten hayattan kaçmak istiyorum. | Open Subtitles | انها تهرب من الحياة اننى أود التهرب منها |
Benden kurtulmaya çalıştığını anladım. | Open Subtitles | وأعتقدت أنه سيحاول التهرب بني |
Her zaman işten kaytarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | دائماً يحاول التهرب من شىء. |
Aynı zamanda hamiline tahvillerin para aklamak, vergi kaçırmak ve yasa dışı ticari işlemler için kullanıldığının da farkındayım. | Open Subtitles | وأنا أعلم أيضًا بأن السندات تُستخدم من أجل غسل الأموال و التهرب الضريبي، وغيرها من المفعاملات التجاريّة الغير مشروعة. |
Ve siz bir şekilde burayı iflastan korumayı, buraya el konulmasını engellemeyi ya da vergi kaçırmaktan hapse atılmamayı başarmışsınız. | Open Subtitles | بسبب التهرب من الضرائب لماذا تريد ان تفعل هذا الان ؟ |