"التي بعتها" - Traduction Arabe en Turc

    • sattığın
        
    • sattığım
        
    • sattığınız
        
    Ona ne kadar yem çuvalı sattığın beni ilgilendirmiyor. Benim tavuklarım... Open Subtitles انا لااهتم كم عدد الاجوله التي بعتها له.دجاجي فقط
    Benim yeni bir Cadillac'a ihtiyacım var. Bana sattığın yağ akıtıyor. Open Subtitles ما اريده هو سياره كاديلاك التي بعتها لي تسقط الزيت
    sattığın çikolatada bir şey var mıydı? Open Subtitles أكان ثمة شيء بتلك الشوكولا التي بعتها لها ؟
    sattığım son resimde, maviyi değiştirmişsin. Open Subtitles اللوحة التي بعتها لقد غيرت اللون الأزرق فيها
    Rakiple gizli görüşmeler, geçen yıl arkadaşınıza ucuza sattığınız paten... Open Subtitles كالاجتماعات السرية مع المنافسين العام الماضي أو براءة الاختراع التي بعتها لصديق بسعر رخيص
    Ona sattığın o şeyin bakımı binlerce dolar istiyor. Open Subtitles هذه الخردة التي بعتها لها تحتاج لآلاف الدولارات.
    Geçen gece kulüpte ona sattığın uyuşturucudan dolayı aşırı dozdan bu halde. Open Subtitles إنه في الإنعاش على المخدرات التي بعتها له البارحة في النادي.
    sattığın hisseleri alan adam bendim. Open Subtitles أنا هو الرجل الذي اشترى كل أسهمك التي بعتها
    Johann, Gobber'a sattığın o hurda metali aldığın yeri merak ediyorduk. Open Subtitles حسنا يا يوهان, كنا نتساءل عن المكان الذي حصلت فيه على الخردة المعدنية التي بعتها لــ غوبر
    Önce bütün kaportacıları tek tek gezip sattığın bütün parçalar geri alacağız. Open Subtitles أولاً, سوف نذهب إلى جميع ورشات التصليح, ونعيد جميع الأجزاء التي بعتها. ومن ثم أنت وانا,
    Beni dinle, bunu satacaksın yoksa doğruca Kempeitai'ye gider ve bana sattığın kurşunları anlatırım. Open Subtitles فلتصغي إليّ، سوف تبيع هذه القطعة وإلا سأذهب مباشرة للشرطة العسكرية وأخبرهم بشأن الرصاصات التي بعتها لي
    Bana sattığın silahlar bir boka yaramıyor. Open Subtitles هذه الأسلحة التي بعتها لي هي قطعة من الخردة.
    Zengin müşterin Ethan ona sattığın mücevherlerin sahte olduklarını anlamıştı desem? Open Subtitles ماذا لو قلت لك " بأن ذلك الصغير الثري " إيثان علم بأن جواهرك التي بعتها له مزيفة ؟
    Bayfront Limanı'nda Seth Andrews'a sattığın silahlara baktık Hawk. Open Subtitles إذاً " هوك " لقد نظرت في الأسلحة " التي بعتها إلى " سيث آندروز " في ميناء " بايفرونت
    Mala Noche'ye sattığın silahların hepsinde ikinci bir sensör varmış. Open Subtitles "الأسلحة التي بعتها إلى "مالا نوشيه جميعها كان لديها أجهزة إستشعار ثانية
    Bu bana 1989'da sattığın araba. Open Subtitles هذه هي السياره التي بعتها الـ89
    sattığım arabayı geri almam için yardıma geldi. Open Subtitles ؟ وقال انه جاء للمساعدة في اعادة شراء السيارة التي بعتها..
    Sana geçen ay sattığım kıyafetleri hatırlıyor musun? Open Subtitles لماذا؟ اتذكر تلك الملابس التي بعتها لك الشهر الماضي؟
    Geçen hafta sattığım evden gelen komisyon ödemesi düşündüğümden daha da fazla. Open Subtitles هذا الشيك من أحد البيوت التي بعتها الأسبوع الماضي أكبر بكثير مما اعتقدت
    Bana o atları sattığınız için size tekrar teşekkür etmeme izin verin. Open Subtitles دعني أشكرك مرةً أخرى على تلك الأحصنة التي بعتها لي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus