Aradığın kozu bu adreste bulma ihtimalimiz, Everest kadar yüksek! | Open Subtitles | ثمّة احتمال بأن نجد وسيلة النفوذ التي تبحث عنها هنا |
Proje ve onu korumak için oyun oynayan adamlar hakkındaki çaresizce Aradığın gerçeği öğrenmeyi teklif ediyorum. | Open Subtitles | أعرض عليك الحقيقة التي تبحث عنها بيأس.. عن المشروع, عن الرجال الذين تآمروا لحاميته. |
Bana Aradığın kızın ismini söyle. | Open Subtitles | أريد أن أكون المرأة التي تبحث عنها هذه الليلة ، أيمكنني؟ |
Chu Tu nun Aradığı tanık kız Kowloon villasında saklanıyor. | Open Subtitles | الفتاة التي تبحث عنها انها بفيلا بمنطقة كالون |
Bay Mortimer, sizi temin ederim, bankamız çok iyidir, burada aradığınız her türlü teminat vardır. | Open Subtitles | حسنا سيد مورتيمر اريد ان اؤكد لك ان بنكنا هذا لديه كل شيء كل الحراسة التي تبحث عنها |
Aradığın cevapları bulmana yardım edebilir. | Open Subtitles | هو يستطيع أن يساعد في ايجاد الاجابات التي تبحث عنها |
Aradığın kız, o dağın içinde. | Open Subtitles | إن الفتاة التي تبحث عنها هي بداخل ذلك الجبل |
Aradığın ödül, sarkacın sallanması gibi önünde ne varsa geçtiğine işaret. | Open Subtitles | الجائزة التي تبحث عنها ..مثل حركة البندول تشير إلى انقضاء كل ما هو أمامك |
Dostum, Aradığın harika şarkıcı nerede? | Open Subtitles | أين هذه المغنية المذهلة التي تبحث عنها ؟ ماذا ؟ |
Aradığın bu kızı bulunca, nasılsa öleceksin.. | Open Subtitles | وجدت الفتاة التي تبحث عنها انت ستموت على كل حال |
Mike, Aradığın makine küçük bir buzdolabı boyutlarında. | Open Subtitles | مايك ، الآلة التي تبحث عنها هى بحجم ثلاجة صغيرة |
Uyandığında Aradığın cevapları bulabilirsin. | Open Subtitles | قد تستيقظ لتجد كل الإجابات التي تبحث عنها |
Bence Aradığın sözcükler, "teşekkür ederim" olacaktı. | Open Subtitles | أظن ان الكلمات التي تبحث عنها هي شكرا لك |
Öyleyse eşitleniriz. Seni Kapı'ya götürebilirim. Aradığın cevabı bulursun. | Open Subtitles | حينها سنكون متساويين، بامكاني أخذك إلى البوابات، إلى الإجابات التي تبحث عنها |
Yani acayip şeyler yaparım da, Aradığın kız ben miyim bilmiyorum. | Open Subtitles | اعني أني غريبة، لكنني لا أعرف إذا كنتُ الفتاة التي تبحث عنها |
Yani acayip şeyler yaparım da, Aradığın kız ben miyim bilmiyorum. | Open Subtitles | اعني أني غريبة، لكنني لا أعرف إذا كنتُ الفتاة التي تبحث عنها |
Aradığın kelime zorlama olacak, şantaj değil ve bu suçlamaya yorum yapacak değilim. | Open Subtitles | حسناً ، الكلمة التي تبحث عنها هي انتزاع وليست ابتزاز ولن اعلق على هذا الإتهام |
Bilmecenin parçaları. Aradığın tüm cevaplar bu kitaplarda var. | Open Subtitles | قطعة من اللغز، كل الأجوبة التي تبحث عنها هي هنا. |
Aradığı bakireyi asla bulamayacağını düşünüyordu. | Open Subtitles | وبدأت ملكة الدم في خسارة كل أمل في العثور على العذراء التي تبحث عنها |
Ona, Aradığı cevapları bulana kadar... durmamasını söyledim. | Open Subtitles | اخبرتها الا تتوقف حتى تجد الاجوبة التي تبحث عنها |
Şey, Sayın Mortimer, Size bizim bu bankamızı öneririm... her şeyi mevcut-- aradığınız güvenlik görevlileri. | Open Subtitles | حسنا سيد مورتيمر اريد ان اؤكد لك ان بنكنا هذا لديه كل شيء كل الحراسة التي تبحث عنها |
aradığınız sağlıksız ve zeka özürlü kız benim. | Open Subtitles | أنا البنت الضعيفة المتخلفة التي تبحث عنها |