Bay McCoy'un öldürüldüğü gece müvekkilimin nerede olduğunu sizinle paylaşacağım. | Open Subtitles | سوف اقدم مكان تواجد موكلي في الليلة التي قتل فيها السيد ماكوي |
Newton'un öldürüldüğü gece hastanede olduğu konusunda niye yalan söyledin? | Open Subtitles | لمَ كذبتَ حول أنّكَ كنتَ في المستشفى في الليلة التي قتل فيها (نيوتن)؟ |
Şimdi de gülmekten altıma kaçırmaya başladım. Öldürüldüğü gece beni aradı. | Open Subtitles | والآن داخلي يعارك نفسه. لقد اتصل بي الليلة التي قتل بها. |
Kent'in öldüğü gece Musul'daymış. | Open Subtitles | لقد كان هناك في مدينة الموصل في الليلة التي قتل فيها كينت |
Summers'ın Öldürüldüğü gece neredeydin? | Open Subtitles | اين كنت في الليلة التي قتل فيها سمرز؟ |
Donny'nin Öldürüldüğü gece ona ve arkadaşlarına mal sattın, değil mi? | Open Subtitles | في الليلة التي قتل فيها (دوني)، بعت له ولأصدقائه، أليس كذلك؟ |
Bu operasyon raporu kabile reisinin Öldürüldüğü gece köyün 100 mil yakınına koyuyor seni. | Open Subtitles | هذا التقرير العملياتي يثبت وجودك على بعد مئة ميل من القرية في الليلة التي قتل فيها زعيم القبيله |
Conrad'ı öldüren bıçak Vince'e aitmiş. | Open Subtitles | السكينه التي قتل بها كونراد تعود لفينس |
Arkadaşların, Danny Kyle'ı öldürdüğü anda iki çocuklarını da kaybetmiş oldu. | Open Subtitles | هذه العائلة,اصدقائك لقد خسرا الولدين في اللحظة التي قتل فيها داني كايل |
Newton'un öldürüldüğü gece hastanede olduğu konusunda niye yalan söyledin? | Open Subtitles | لمَ كذبتَ حول أنّكَ كنتَ في المستشفى في الليلة التي قتل فيها (نيوتن)؟ |
Tom'un öldürüldüğü akşam Mikhail'in çektiği bütün fotoğrafları tarattım. | Open Subtitles | إذاً، لقد مررت بجميع صور (ميخائيل) من الليلة التي قتل بها (توم) |
Polly Nichols, Karındeşen'in kurbanlarından biri,... Öldürüldüğü gece yeni bir bere giyiyordu. | Open Subtitles | بولي نيكولاس أحد ضحايا السفاح كان يرتدي قبعه جديده في الليله التي قتل فيها |
Öldürüldüğü gece niye yanında değildin? | Open Subtitles | أنا لدي فضول عن سبب عدم قتلك في الليلة التي قتل فيها |
- Kurbanımızın Öldürüldüğü gece aynı yerde iş yapan gaspçının biri. | Open Subtitles | مجرّد حرامي صادف وجوده يعمل في نفس المنطقة بنفس الليلة التي قتل فيها ضحيتنا. |
Cedric'in öldüğü gece kimse orada değildi. | Open Subtitles | لا أحد كان هناك في الليلة التي قتل فيها سيدريك |
Joe Pulgatti'nin Bob Armen'in öldüğü gece John Raglan ve Gary McCallister'ın yanında gördüğü polis. | Open Subtitles | الرجل الذي رآه (جو بولغاتي) في الزقاق مع (جون رغلان) و(غاري مكاليستر) في الليلة التي قتل فيها (بوب أرمين) |
Belki de Connor Freeman'ın Öldürüldüğü gece ANB toplantısında olmadığını biliyordu. | Open Subtitles | ربما عرفت أنك لم تكن في NA الليلة التي قتل كونور فريمان. |
Mike Stratton'ın Öldürüldüğü akşamdı? | Open Subtitles | في نفس الليلة التي قتل فيها مايك؟ |
Yani, Tommy'nin Öldürüldüğü gece ikiniz bir şarkı hakkında mı tartışıyordunuz? | Open Subtitles | هل تشاجرتما أنت و(تومي) بالليلة التي قتل بها؟ |
Suyin bize, Henry'nin Öldürüldüğü gece restoranda çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | إذاً، أخبرتنا (سوين) أنك كنت تعملين في المطعم في الليلة التي قتل بها (هنري) |
Babanın öldüğü geceyle ilgili gerçek polis raporu. | Open Subtitles | إنه التقرير الحقيقي لليله التي قتل فيها والدكِ |
Patty Tanniston'ı öldüren silâhın sesi duyuluyor. | Open Subtitles | والأعيرة النارية التي قتل باتي Tanniston. |
Ortağının Evan'ı öldürdüğü gece orada olmadığımı söylemem için. | Open Subtitles | لأقول بأنني لم أكن هناك في الليلة (التي قتل فيها شريككِ (ايفان |