Caitlin'in öldürüldüğü akşam hep birlikte Jeremy Winslow'un hukuk firmasındalardı. | Open Subtitles | الليلة التي قتلت فيها كايتلين كلهم كانوا في شركة جيرمي |
Charlotte DiLaurentis'in öldürüldüğü gece burada mıydın? | Open Subtitles | كنت هنا بتلك الليلة التي قتلت فيها شارلوت ديلورانتس؟ |
Michelle'in öldürüldüğü gece şehre gittiğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنّكِ قدتِ إلى المدينة في الليلة التي قتلت فيها (ميشيل)، |
Helle Anker'in öldürüldüğü gece Varberg'deymiş. | Open Subtitles | (الليلة التي قتلت فيها (هيلي أنكار كان هو في فاربرغ |
- April öldürüldüğü gece Greenbelt Parkında birisi ile buluşmuş. | Open Subtitles | لقد قابلت أبريل شخصاً ما في متنزه الحزام الأخضر في نفس الليلة التي قتلت فيها |
Eğer güveninizi sarsmaya çalışsaydım kurbanımızın, öldürüldüğü gece avukat arkadaşıyla bir yasaklama emri hakkında konuştuklarını söyleyiverirdim. | Open Subtitles | فإنّي سأخبركم أنّ ضحيتنا تحدّثت إلى صديقتها المحاميّة في الليلة التي قتلت فيها حول أمر منع من الإقتراب. |
Morris'in öldürüldüğü gece. | Open Subtitles | "الليلة التي قتلت فيها "موريس |
Charlotte Miller'ın öldürüldüğü gece siz de oradaymışsınız. | Open Subtitles | كنتي هناك الليلة التي قتلت فيها شارلوت ميلر |
öldürüldüğü gece onun evinde olmadığı yalanını söyledi. | Open Subtitles | كذب بخصوص تواجده في منزلها في الليلة التي قتلت فيها |