Neredeyse size çarpacak olan aracın neye benzediğini hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | السيارة التي كادت أن تصدم سيارتك أتتذكرين كيف كانت تبدو |
Beni sevmek için Neredeyse hayatından vazgeçmişti. | Open Subtitles | لحبيبتي دونيا خوليا التي كادت أن تدفع حياتها ثمنا لحبي؟ |
Beni Neredeyse öldürecek olan bu çıIgın deneyi yok etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | لكن أريد منكم أن تتخلصوا من هذه التجربة المجنونة التي كادت أن تقتلني |
Bu da demek ki, birkaç sene önce beni Neredeyse öldürecek olan nanovirüsü yaratan ırkı tanımlamış olduk. | Open Subtitles | الذي يعني أننا تقريبا حددنا الجنس الذي خلق الفيروسات الآلية التي كادت تقتلني قبل سنتين |
Kötü bir eş seçtin, kötü bir anne oldu, evde kalıp çocuğunu büyütmene neden oldu, ve sonra Neredeyse onu öldürdü. | Open Subtitles | , اخترت زوجة سيئة , و هي أم سيئة , و هي جعلتك تبقى بالمنزل , لرعاية ابننا و التي كادت أن تقتله |
Bu kutu beni Neredeyse öldüren malzemelerle dolu. | Open Subtitles | هذا الصندوق ملىء بالأشياء التي كادت تقريباً أن تقتلني |
Sürpriz bebeği yolda olan Neredeyse 40 yaşında bir kadın. | Open Subtitles | المرأة الحامل التي كادت تبلغ الـ40 مع طفل فجائي على الابواب |
Oğlumla Neredeyse evlenecek olan bir kadını tanımak isterdim. | Open Subtitles | أريد أن أعرف عن المرأة التي كادت تتزوج إبني |
Vay be, bu aynen B.D. otomotiv endüstrisini Neredeyse tamamen yok eden felsefeye benziyor. | Open Subtitles | هذا ينطبق تماما على فلسفة التي كادت أن تغوص بالسيّارة. |
Neredeyse küvette boğulacak ufak kız gibi. | Open Subtitles | مثل البنت الصغيرة التي كادت أن تغرق بحوض الاستحمام؟ |
1996'daki ilk ve Neredeyse ölümcül kalp krizinden sonra çekilen bu anjiyogram koroner damarlarından birinin ne kadar yıprandığını gösteriyor. | Open Subtitles | أصيب بمرض القلب. هذه الصورة الوعائيّة، التي أُخِذت قبل نوبته القلبيّة التي كادت تودي بحياته في 1996، |
Annenin Neredeyse öldürmüş olduğu kızı bu adamlar işi tamamlamadan önce kurtar. | Open Subtitles | انقذ الفتاة التي كادت أمك أن تقتلها قبل أن يقتلوها رفاقي |
Ve seni Neredeyse öldüren enfeksiyonu Yüzbaşı. | Open Subtitles | وتلك العدوى التي كادت ان تقضي عليك ايها الرائد |
Ona akbaba diyoruz çünkü geliyor Neredeyse çözülmüş davaları kendi çözüyor sonra tüm alkışı topluyor. | Open Subtitles | نسمية الجشع لأنه دائماً ما ينقض علينا و يحل القضايا التي كادت ان تغلق |
Beni Neredeyse öldürecek olan bomba, Castor'ın kara cyperi yok etmemiz için bize verdiği bombanın aynısıydı. | Open Subtitles | هل أنتَ مجنون ؟ القنبلة التي كادت أن تقتلني كانت نفسها |
Sana beni Neredeyse 3 domuz ile takas edeceğini söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل أخبرتك عن تلك المرة التي كادت أن تقايضني من أجل ثلاثة خنازير؟ |
18 aylık gizli görevi mahvetmek üzere olan federal ajan sensin demek. | Open Subtitles | إذن أنتِ الفيدرالية المتحمسة جدا التي كادت تفسد 18 شهرا من العمل المتخفي. |