Dediler ki, suçları okunurken sessizce dinlemiş ve hüküm verilmiş. | Open Subtitles | يَقُولونَ بأنّه إستمعَ بشكل هادئ عندما قرأت قائمته مِنْ الجرائمِ الشريّرةِ وعبرت الجملة |
New York şehrinde, bu ahlaksız suçları araştıran dedektifler Özel Kurbanlar Birimi olarak bilinen seçkin bir bölümün üyeleridir. | Open Subtitles | ' في مدينة نيويورك، المخبرون الذي يَتحرّى هذه الجرائمِ الشريرةِ ' أعضاء فرقةِ خاصّةِ المعروفة بوحدةِ الضحايا الخاصّةِ. |
New York şehrinde, bu ahlaksız suçları araştıran dedektifler Özel Kurbanlar Birimi olarak bilinen seçkin bir bölümün üyeleridir. | Open Subtitles | ' في مدينة نيويورك، المخبرون الذي يَتحرّى هذه الجرائمِ الشريرةِ ' أعضاء فرقةِ خاصّةِ المعروفة بوحدةِ الضحايا الخاصّةِ. |
Bu silahın başka suçlarda kullanılıp kullanlmadığını da kontrol ettiğinizi gördüm. | Open Subtitles | رَأيتُ في تقريرِكَ بأنّك دقّقتَ للرُؤية إذا هو كَانَ مستعمل في الجرائمِ الأخرى. |
İnsanlar kayboluyora, ama yönetim bu suçları yalanlıyor. | Open Subtitles | الناس يَختفونَ وحكومتنا تُنكرُ هذه الجرائمِ |
Bu suçları işlemek için evden fazla uzaklaşamaya cesaret edemiyor. | Open Subtitles | بأنّه لَمْ يَكنْ مُمْكِنناً أنْ يُخاطرَ بعيداً جداً مِنْ البيتِ لإرتِكاب هذه الجرائمِ. |
Bu bir şaka mı? Müvekkiliniz bize işlediği suçları anlattı. | Open Subtitles | موكلك أخبرَنا حول الجرائمِ |