"الجهة المقابلة" - Traduction Arabe en Turc

    • karşısında
        
    • Karşıda
        
    • Karşıdaki
        
    • diğer tarafında
        
    • yolun karşısındaki
        
    • Karşı
        
    • tarafa
        
    • karşısına
        
    • öbür
        
    Sokağın karşısında yaşayan kız sürekli piyano çalıyor. Open Subtitles تلك الفتاة التي تعيش في الجهة المقابلة تعزف البيانو
    Sanırım caddenin karşısında bir kırtasiye açmak istiyorsun. Open Subtitles ‫أعتقد أنك تريد القرطاسية في الجهة المقابلة
    Biz sigara satmıyoruz ama Karşıda satılıyor. Open Subtitles نحن لا نبيع السجائر لكنها متوفرة عند كشك بيع الصحف في الجهة المقابلة من الشارع
    Yatağı pencerenin yanındaydı, dışarı bakıp tam Karşıdaki çocuğun odasını görebiliyordu. Open Subtitles سريرها كان بجانب النافذة، وكان بإمكانها أن تنظر للخارج وترى مباشرة ما يحدث في غرفة الولد في الجهة المقابلة عبر الشارع.
    Onu alıp bizimle bu kayalıkların diğer tarafında buluşmanı istiyorum. Open Subtitles أريدكَ أن تحضره و تقابلنا على الجهة المقابلة لهذه الجروف
    Çalıştığım, yolun karşısındaki genelevin... üst katındaki serseri. Open Subtitles الوضيع في الأعلى، في الجهة المقابلة في بيت الدعارة حيث أعمل
    Kapının Karşı tarafında mekanik bir boğa üzerinde bir kovboy var. Open Subtitles وفي الجهة المقابلة من الباب تجد راعي بقر يعتلي حصاناً جامحاً
    Tazı gibi koşuyordu! - Ne tarafa doğru gidiyordu? Open Subtitles رأيته في الجهة المقابلة من القرية كان يجري بسرعة كبيرة
    Yerin mükemmel, başkanın tam karşısında. Open Subtitles لديك مقعد رائع، في الجهة المقابلة للرئيس تماماً.
    Bankanın, caddenin karşısında olduğunu biliyorum. Open Subtitles انا اعرف ان البنك في الجهة المقابلة من الشارع
    Ya, Karşıda oturan muslukçuya deli gibi aşık olduğumu konuşmak istersem? Open Subtitles ماذا إن أردت أن أتحدث عن إعجابي بالسباك الذي يعيش في الجهة المقابلة للشارع؟
    Birisi Karşıda hatalı park etti. Hemen dönerim. Open Subtitles شخصاً ما أوقف سيارته بشكل غير قانوني في الجهة المقابلة من الشارع , سأعود في الحال
    Saat çok geç ve... ..Karşıda biri La Vie En Rose şarkısını çalıyor. Open Subtitles لقد تأخر الوقت وأحدهم في الجهة المقابلة من الطريق يشغل أغنية "لا في إن روز"
    Her iki yandaki ve Karşıdaki komşularıyla konuştuk. Ancak ses falan duyan yok. Open Subtitles وفي الجهة المقابلة من الشارع لم يسمع أحداُ شيء
    Karşıdaki ev sahibi sana bakıyordu. Open Subtitles مالكة العقار من الجهة المقابلة مُهتمة بك.
    - Karşıdaki inşaatçılar bir çivi tabancasının eksik olduğunu söylediler. Open Subtitles إن رجال البناء في الجهة المقابلة أخبرونا أنهم يفتقدون مسدس المسامير
    Yani bunca yıldır babamın kasabanın diğer tarafında bir çiftlik malzemeleri dükkân işlettiğini mi söylüyorsun? Open Subtitles طوال هذا الوقت أبي في الجهة المقابلة من البلدة يديرّ متّجر للغذاء
    Bir profesyonel gibi, masanın diğer tarafında kal. Open Subtitles فقط اجلسي في الجهة المقابلة من الطاولة وكوني مهنية
    Ve yolun karşısındaki çift panjurlarını pek fazla kapatmıyor. Open Subtitles وهناك زوجان في الجهة المقابلة لم يكونو منتبهين أني أستطيع المشاهدة
    yolun karşısındaki benzinliğe gidiyorum. Open Subtitles لذا فأضطر للذهاب لمحطة الوقود في الجهة المقابلة من الشارع.
    Yani, bir bakıyorsunuz Holmes, Lestrade'ın Karşı tarafında. TED في البداية كان هولمز في الجهة المقابلة لـ ليستراد،
    Tek yapmamız gereken diğer tarafa geçmek. Ne? Open Subtitles كل ما علينا فعله هو ان نذهب الى الجهة المقابلة
    Eğer pahalı sattığımı düşünüyorsanız, caddenin karşısına geçin. Open Subtitles إن رأيتما أن أسعاري مرتفعة فاذهبا لمتجر الجهة المقابلة
    - Avlunun öbür ucunda. - Sağ ol. Open Subtitles نعم يا سيدي, إنَّه في الجهة المقابلة يا سيدي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus