"الجواد" - Traduction Arabe en Turc

    • at
        
    • atı
        
    • ata
        
    • Atın
        
    • küheylan
        
    • atını
        
    • Koşuda
        
    at ne kadar muhteşem olsa da asla çölün kumlarına karşı dayanamaz. Open Subtitles بقدر ما كان الجواد رائعا ما كان لينجوا فى غياهب صحراء نيفود
    Ertesi gün, çiftçinin oğlu yabani atlardan birine biner, at onu üzerinden atar ve bacağı kırılır. TED في اليوم التالى امتطى ابن المزارع أحد الأحصنة البرية. ثم سقط من على صهوة الجواد وكُسرت ساقه.
    Sana söylemiştim bu at bir harika. Ne seçim ama. Open Subtitles قلت لكِ ، أنه الجواد الرابح هذا كان رأيي
    Bir Komançiyse gelir, o atı ayağa kaldırır, 30 kilometre daha biner sonra da onu yer. Open Subtitles الكومانشي يفيق الجواد.. يمتطيع عشرين ميلا إضافية ثم يأكله
    Bir at bir başka atı beğenir. Üst üste çıkıp çiftleşirler, bitti. Open Subtitles أحد الجواد يعجب بالآخر فيجتمعوا سوياً و يتناكحون و ينتهي الأمر
    Hiçbir zaman yanlış ata oynamam. Open Subtitles أوه، أنا أبداً لم أراهن على الجواد الخاسر
    Genç, sağlıklı bir hayvan! Genç, siyah at alın! Open Subtitles انها فتيّ، حيوان بصحة جيدة اشتروا هذا الجواد الأسود الجميل
    Yakınıma kadar at sürüşünü izlerken kalbim hızla çarpıyordu. Open Subtitles وثب قلبى حينما رأيته يمتطى الجواد بالقرب منى.
    Ahırın kapısını at içeri girdikten sonra tamir ediyorsun. Open Subtitles أصلحتَ باب الإسطبل بعدما دخل الجواد للمنزل.
    at, kaleye ulaştığında, bu kumaş prensin şüphelenmesine yol açacak. Open Subtitles أذهب بمجرد أن يصل الجواد الى القلعه فالقماش سيجعل الأمير يشك
    Yemek odasına at sırtında dalmak yok artık. Open Subtitles لا مزيد من الدخول على صهوة الجواد الى غرف الطعام
    Eğer ormanın ortasında duran bu kocaman atı kastediyorsan... evet. Open Subtitles إن كنتي تعنين الجواد الكبير الذي يقف في وسط الغابة فنعم، أراه
    Balo, kızı, saç kesimi, gömleği, atı, hatta en mükemmel iç çamaşırlarını bile. Open Subtitles الحفلة, الفتاة, قَصة الشعر القميص, الجواد لقد أرتديت حتى الملابس الداخلية المثالية
    Tazminat meselesi hallolana kadar atı satamayacağımı söylüyor. - Eminim öyle diyordur. Open Subtitles ،قال إنه حتى تتضح الدعوى لا يمكنني بيع ذلك الجواد الأخير
    Nereye gittiğimizi bile bilmiyoruz. Bir atı takip ediyoruz. Open Subtitles نحن حتى لا نعرف الى أين نذهب نحن نتبع الجواد
    Ben yürürken silahtarımın ata binmesi nasıl görünür? Open Subtitles لنفترض أننا التقينا بفارس آخر، كيف يبدوا الأمر إن كان مرافقى على الجواد وأنا على القدمين؟
    Cumartesi sabahı dizisi. O kadar ucuzdu ki hepimiz aynı ata biniyorduk. Open Subtitles مسلسل صباح السبت، قليل التكلفة جميعنا ركبنا نفس الجواد
    Böyle bir ata binerek, otomotikmen saygı kazanabilirim, ama fiyatının karşılayabileceğimden biraz fazla olmasından korkuyorum. Open Subtitles قد أحصل على الإحترام التلقائي لكن أعتقد أن هذا الجواد يفوق قدراتي
    Adamlarının yarısı bir Atın gerisini diğerinden ayırt edemiyor. Open Subtitles نصف رجالك لا يعرفون طرف الجواد من طرفه الآخر
    Onları hayatta tutan tek şeyin o değerli küheylan olduğunu söyledi. Open Subtitles والقليل الذي كانوا يجنونه كان عن طريق ذلك الجواد القيّم
    Shire atını mezatta satacak ve maaşını ondan alacak. Open Subtitles سيبيع الجواد الإنكليزي في المزاد ويقبض أجره الأخير من المبيع.
    Koşuda hangi ata bineceksin? Open Subtitles ما الجواد الذى ستمطي فى السباق؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus