Dün sabah saat 05.00'ten önce, iki mahkûm, hapishanenin kuzeydoğu duvarı altından bir tünelle kaçmışlardır. | Open Subtitles | في وَقتٍ ما البارِحَة قبلَ الساعَة الخامِسَة، هَرَب سَجينان عَبرَ نَفَق تَحتَ الجِدار الجنوبي الشَرقي للسِجن |
duvarı geçip geliyorlar ve saldırıp çalıyor, tecavüz ediyorlar. | Open Subtitles | ولكنهم يأتون من عند الجِدار لينهبوا، ويسرقوا ويأخذون النساء |
İç duvarda fazlasıyla zedelenme vardı, ana doku harap olmuştu. | Open Subtitles | خَدْش الجِدار الداخلى, اِتلاف أنسجة مُعيّنة. |
Evet, ama Ross'un beyninden geçen kurşun komuta merkezinin altındaki duvarda bir TV'ye saplı bulundu. | Open Subtitles | نعم، لكن الطلَقة من دماغ روس كانَت في الجِدار تحتَ مركَز القِيادة قُربَ التلفاز |
Ya bize iyi niyetinle yardım edersin ya da robotuma senle iskeletini duvarın öbür tarafına attırtırım. | Open Subtitles | أنظر، إما أن تُساعدنا بسبب طيبه قلبك أو سأجعل الروبوت الخاص بى يركلك أنتَ وبذلتك عبرَ الجِدار |
Bu binada olduğunu bilmek... belki şu duvarın arkasında olabileceğini bilmek. | Open Subtitles | لكنَ معرفَة أنهُ في هذا المبنى... معرفَة أنهُ رُبما يكونُ خلفَ هذا الجِدار |
Onlar kontrolleri yapılmış 3 ilde duvarlar altında yaşamaktadır... ve şimdi onun üzerinde eğitilmektedirler. | Open Subtitles | سيّطروا على ثلاثة مُدن ضمن مُدن الجِدار. |
ne oluyor duvarlar olmasaydı bunların hiçbiri olmazdı. | Open Subtitles | لا شىء يحدُث كهذا فى حيّن لو لم يكُن الجِدار موجود. |
Bu duvar Louvre'da sergilenmeli. | Open Subtitles | يَجِبُ أن يَكونَ هذا الجِدار في مَتحَف اللوفر |
Onlar duvarı yaparken biz de tünelleri yaptık. | Open Subtitles | قُمنا ببناء نفق عندما بنوا الجِدار |
Bu duvarı diktiğimizden beri... | Open Subtitles | -منذ أن شيدنا هذا الجِدار ، |
Elin duvarda kaldığı müddetçe dışarıya çıkarsın. | Open Subtitles | طالما أبقيتِ يدكِ على الجِدار ستخرجينَ منها |
duvarda noktalar var, bir de lambanın gölgesi. | Open Subtitles | هُناك نُقط على الجِدار وأيضاً عاكس ضوء |
Kral yavaşça duvarın üstüne çıkar ve aşkı Hong Jin'i aramak için kapıyı açar. | Open Subtitles | الملك يتسلقُ الجِدار بِرفق "ويفتحُ الباب ليبحث عن محبوبتهُ "هونغ جين |
Tanrım, ayrıca senden Rahip Cloutier'i... duvarın içine kapattığını kabul eden Jaz Hoyt'u da kutsamanı istiyoruz. | Open Subtitles | كما نطلبُ مِنكَ أيها الرَب أن تُبارِك (جاز هويت) الذي تحمَّلَ المسؤولية الكاملَة لحجزهِ الكاهِن (كلوتيه) داخل الجِدار |
duvarın arkasındaki hayatı. | Open Subtitles | الحياه خلف الجِدار الأبيض. |
duvarlar Olmasaydı bunların hiçbiri olmazdı diyor | Open Subtitles | لقدّ قال : لا شىء يحدُث كهذا فى حيّن لو لم يكُن الجِدار موجود. |
Fakat hiçbir zaman duvarlar arasında yaşam olmaz. | Open Subtitles | لا حياةَ خلفَ الجِدار. |
Ben ilk defa beyaz bir duvar gördüm. | Open Subtitles | المره الأولى التى رأيتُ فيها الجِدار الأبيض. |
Aklında bulunsun Deyell, duvara vurduğunda genellikle duvar kazanır. | Open Subtitles | عليكَ أن تَتَذَكَّر يا (داييل)، عِندما تَضرِبُ جِداراً، فعَامَةً الجِدار يَربَح |