"الحاده" - Traduction Arabe en Turc

• keskin

Sıra sıra dizilmiş jilet gibi keskin dişleri, sivri uçlu elmaslar gibi su altında parlıyordu.
صفّ فوق صفّ من تلك الأسنان الحاده تتلألأ تحت الماء مثل الماس

Bunu yapmalarının sebebi zayıf alt kısmı koruması ve sadece bu keskin iğneli pulları açığa çıkarması.
والسبب فى ذلك هو إنهم يغطون الجانب السفلى الضعيف ويبرزون فقط هذه الحراشيف الشائكه الحاده جداً

Sıra sıra dizilmiş jilet gibi keskin dişleri sivri uçlu elmaslar gibi su altında parlıyordu.
صفّ فوق صفّ من تلك الأسنان الحاده تتلألأ تحت الماء مثل الماس

Eğer keskinse onu istiyorum. keskin şeyleri severim.
إذا كــانت كذلك ,أنا أريــدها,لأنى أحب الأشياء الحاده.

Ama eğer bir maymun yaptıysa, keskin dişlerimizi bu yüzden kaybetmiş olabiliriz.
ولكن إن كان قرداً سيفسر الأمر سبب خسارتنا لقواطعنا الحاده

Bizim yöntemimiz şiddete meyilli suçluları keskin aletlerin yanına kundakçıları da mutfağa sokmamaktı.
احتاج ان اخبرك بأن نظامنا عدم سماح المجرمين بالعمل بالادوات الحاده او مسببات الحرائق في المطبخ

Dizlerinin keskin olmayan bir alet ile kırıldığını doğruladık.
وأكد لك ان ركبهم كسرت بنفس الاداه الحاده

Sende o keskin işe yaramaz görüntü var.
. ال النظرة الحاده المفتقدة للاهتمام

Böylesine keskin bir hafıza için çok fazla bu.
هذا كثير على هذه الذاكره الحاده

keskin dişleri, pençeleri var.
لديهم الانياب الحاده و المخالب

keskin dişlere dikkat et
كن حذرا من اسنانها الحاده

keskin gözlem gücü.
القوة الحاده للملاحظة

Bütün "hayır" diyenler, size "bu kanuni değil çocukların çıplak poposuna, jilet gibi keskin... ..bambu sopa ile vuramazsınız" diyecekler.
: ولكل أولائك المتشائمين هنا الذين يقولون هذا غير قانوني , لا تستطيعون ضرب الصغار " " على مؤخراتهم " بواسطه عِصيّ شجرة البامبو الحاده "