"الحظ الجيد" - Traduction Arabe en Turc

    • iyi şans
        
    • İyi şanslar
        
    • uğur
        
    • şansı
        
    • Şans getirmesi
        
    • iyi şansa
        
    • iyi talih
        
    • Good Fortune
        
    • İyi şans getirir
        
    • Şansımız çok yaver
        
    Xu Xian'a yenidoğmuş oğullarına iyi şans verecek bir kase sundu. TED عرض على زو شيان وعاء الزكاة لجلب الحظ الجيد لمولوده الجديد.
    İlk dilimi almak, doğum günü kızı için iyi şans getirir. Open Subtitles الحظ الجيد يلتزم بفتاة صاحبة عيد الميـّلاد, أن تقوم بأول قطع
    Bana iyi şans getiriyor, peki diğerlerinin neyine mal oluyor? Open Subtitles هذا الحظ الجيد الذي أتمتع به, ما الذي يـُـكلف الأخريين؟
    İngiltere ve Fransa ise Rusya'ya iyi şanslar dilediler. Open Subtitles أما حلفاء روسيا ، بريطانيا وفرنسا فكانوا يتمنون الحظ الجيد
    - Mutlu yıldönümleri. - Ne zaman uslanmaz bir romantik olmaya karar verdin? Sanırım her yıl olay mahalline geri dönmek uğur getiriyor. Open Subtitles ـ عيد زواج سعيد ـ منذ متى و أنت عاشقا ً شغوفا ً هكذا ؟ أعتقد أنه من الحظ الجيد أن نعود كل عام إلى مكان الجريمة
    Avrupa savaşlarında saygınlık kazanma şansı... talihin hoş bir cilvesi gibiydi. Open Subtitles الفرصة في كسب إمتياز في الحروب الأوروبية بدت وكأنها ضربة من الحظ الجيد
    Madhavi halkı, yolculuğumda Şans getirmesi için bana bu simgeyi verdi. Open Subtitles قوم الـ"ميدهافي" اعطوني هذه العملة لجلب الحظ الجيد لي في رحلتي
    İyi şans getirir demişti. Ne ironi değil mi? Open Subtitles قالت أنه من أجل الحظ الجيد, و الذي نوعاً ما مثير للسخرية, أليس كذلك؟
    Bazıları iyi şans için tavşan ayağı taşır. Open Subtitles إنه فقط لجلب الحظ الجيد, تعرف ذلك ؟ بعد الأشخاص يحملون أرجل الأرانب
    İyi şans, dikkatli planlamanın sonucudur. Open Subtitles حسناً، الحظ الجيد يأتي من التخطيط الدقيق
    Birkaç sene önce birisi ona cadı itmenin iyi şans getireceğini söylemişti. Open Subtitles قبل عدة سنوات , شخصـاً مـا أخبرهـا أن دفع الساحرات يجلب الحظ الجيد
    Bu, iyi şans getirdiğine inanılan bir Doğu Avrupa hurafesi. Open Subtitles انها خرافة في شرق اوروبا لجلب الحظ الجيد
    İyi şans için tamam mı? Bazı insanlar şans için tavşan ayağı taşır... Open Subtitles انه من أجل الحظ الجيد حسنا بعض الناس تحتفظ برجل الأرانب
    - Çocuklar bana iyi şans getirsin diye baş kısmını ovalamamı söylemişlerdi. Open Subtitles هؤلاء الأطفال أخبروني بأن أفرك اعلى التمثال لـ الحظ الجيد
    - Zincir, çivi, tasma... - Sana iyi şanslar. Open Subtitles سلاسل، كمامات، سياط أتمنى لك الحظ الجيد لتجدها
    İyi şanslar efendim. Sizinle omuz omuza çatışmak bir onurdu. Open Subtitles اتمنى لك الحظ الجيد سيدى انه كان لشرفا لى ان اكون معك
    Yerde bozuk para var. Al onu, uğur getirir. Open Subtitles هناك فلس تحت قدمك ربما تقومي بإلتقاطه من أجل الحظ الجيد
    Biraz kadın şansı kullanabilir miyim. Şu zarları benim için atabilir misiniz? Open Subtitles هل يمكنك أن ترمي نردي كي تعطينني الحظ الجيد ؟
    Bir tanesini ters çevirmelisin Şans getirmesi için. Open Subtitles يجب عليكِ أن تدخنين واحدة من أجل الحظ الجيد
    Gezegenin büyüklüğü hakkında birşeyler bilmek için biraz iyi şansa ihtiyaç oluyor. Open Subtitles معرفة حجم كوكب غريب يتطلب بعض الحظ الجيد
    iyi talih! tabii talih diye bir şeyin varlığına inansaydım. Open Subtitles إذا ظننت أن الحظ الجيد موجود
    Good Fortune'da muazzam değerde bir ganimet vardı. Open Subtitles أن الحظ الجيد أسفرت عن عنصر فريد ذو قيمة عالية.
    Şansımız çok yaver gitti ama üç saatten az bir zaman kaldı. Open Subtitles صادفنا الحظ الجيد لكن هناك ثلاث ساعات متبقية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus