ve ardından girişimcilik hakkındaki gerçeği onlara söylemek zorundasınız | TED | ثم عليك أن تخبرهم الحقيقة حول ريادة الأعمال. |
Sadece Kelly'e hakkındaki gerçeği söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | انا سأقول الحقيقة لكيلي الحقيقة حول نفسك |
Sana yaptığın işle ilgili gerçeği söylemek benim yaptığım işle ilgili gerçeği söylemem demekti. | Open Subtitles | كشف الحقيقة حول ما كنتى تفعليه كان سيكشف الحقيقة حول ما كنت افعله أنا. |
Gerçek aksanı, gerçek kökeni hakkında doğruyu söylemedi?" diyordu. | Open Subtitles | لكونه لم يخبرك الحقيقة حول لهجته او أصله |
Her biri hakkındaki gerçekleri. | Open Subtitles | الحقيقة. فقط الحقيقة حول كُلّ واحد منهم. |
Sana yapılanlar hakkında gerçeği söyledin Sen ona karşı koydun. | Open Subtitles | قلتِ الحقيقة حول ما حدث لكِ لقد واجهتِ ذلك الشاب |
Artık çalışmalarım ve beni yok etmek isteyen insanlarla ilgili gerçekleri öğrenme vaktin geldi. | Open Subtitles | لقد حان الوقت لتعرف الحقيقة حول عملي وحول الأشخاص الذين حاولوا تدميري |
Firmayı aradım, ve belli ki işi almak konusunda doğruyu söylüyormuş. | Open Subtitles | دعوت الشركة، وهذا ما يبدو أنه قول الحقيقة حول الحصول على هذا العمل. |
Köylüler Mak 'ı karısı hakkındaki gerçek konusunda uyarmışlar. | Open Subtitles | أيقض القرويون ماك لمواجهة الحقيقة حول زوجته الشابة. |
Sadece Kelly'e hakkındaki gerçeği söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | انا سأقول الحقيقة لكيلي الحقيقة حول نفسك |
Uzaylılar hakkındaki gerçeği Amerikan halkından saklamak için olan komplo az kalsın yok ediliyordu. | Open Subtitles | المؤامرة للإبقاء الحقيقة حول الأجانب من الجمهور الأمريكي محطّم تقريبا قبل سنوات قليلة |
Umarım oğlu hakkındaki gerçeği bilmiyordur. | Open Subtitles | نعم اتمنى لو إنها لم تعلم الحقيقة حول ولدها |
Dostlarım, Amerika'nın gizli hapishaneleri hakkındaki gerçeği öğrenmek için General Mark Chesler'ın ofisinin önündeyiz. | Open Subtitles | يا اصدقاء ، نحن خارج مكتب الجنرال مارك شيسلر لمعرفة الحقيقة حول سجون امريكا السرية |
Madem çocuk ağabeyiyle ilgili gerçeği öğrenmek istiyordu, direkt söyleseydin ya? | Open Subtitles | أن كان كل هذا حول ولد يريد ان يعرف الحقيقة حول شقيقه لما لانعطيها له؟ |
Bu yıldız gemisiyle ilgili gerçeği öğrenmek istediğiniz için buradasınız, ...ve sizinle konuşuyorum çünkü bilmek hakkınız. | Open Subtitles | أنتِ هنا لمعرفة الحقيقة حول السفينة وأنا أكلمكِ لأن لكِ الأحقية بذالك |
Belki de iyi kalpli peder Carver'ın evlilik sorunları hakkında doğruyu söylüyordu. | Open Subtitles | لعل الأب كان يقول الحقيقة حول المشاكل الزوجية لـ(كارفر) |
Lise hakkındaki gerçekleri öğrenmek mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | أنت تريد ان تعرف الحقيقة حول المدرسة الثانوية |
Biri hakkında gerçeği öğrendiğin zaman bir şey oluyor. | Open Subtitles | يحدث شىء عندما تكتشف الحقيقة حول شخص ما. |
Bana Michael ile ilgili gerçekleri anlatırsanız böyle olması gerekmez. | Open Subtitles | أخبرني الحقيقة حول (مايكل)، ولن يكون الأمر على هذا النحو. |
Diane Para konusunda doğruyu mu söylüyor bilemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ إذا ديان كَانتْ تُخبرُ الحقيقة حول المالِ. |
- Clay hakkındaki gerçek... - Jax'in Clay'i öldürmesinden korktun. | Open Subtitles | ...الحقيقة حول كلاي - انت تخشين ان يقتله جاكس - |
Hükümetimizin karıştığı dünya dışı yaşam üzerine kurulmuş bir komplo ile ilgili gerçekler. | Open Subtitles | الحقيقة حول وحكومتنا المشاركة في عالمي مؤامرة الصمت... حول وجود الحياة خارج كوكب الأرض. - |
Onu niye istediğin hakkında gerçekleri anlatmalıydın. | Open Subtitles | عليك إخباري الحقيقة حول سبب رغبتك بها. |
Grandview hakkındaki gerçekler, biz niye buradayız, karşılaşacağın tehlikeler, | Open Subtitles | الحقيقة حول جراندفيو لمَ أنتِ هنا ؟ الأخطار التي تواجهينها |
Evet, neden beklemiyorsun? Ödeme servisiyle ilgili doğruyu söylüyor. | Open Subtitles | نعم ، لم لا تفعل ؟ انه يقول الحقيقة حول خدمة الدفع |
Neyle ilgili gerçeğe? | Open Subtitles | الحقيقة حول الذي؟ |