Hatta gerçek Red Vines bile yok. | Open Subtitles | ليس عِنْدَهُمْ الكرماتُ الحمراءُ الحقيقيةُ حتى. |
Benim evimdeyken gerçek kağıtları almış olmalılar. | Open Subtitles | هم، هم يَجِبُ أَنْ يكونَ عِنْدَهُمْ أَخذتْ الصُحُفُ الحقيقيةُ |
O hayatımdaki tek gerçek yetişkin. | Open Subtitles | هي البالغةُ الحقيقيةُ الوحيدةُ في حياتِي. |
gerçek bilgelik, her şeyi olduğu gibi kabul etmemizle başlar. | Open Subtitles | تَبْدأُ الحكمةُ الحقيقيةُ عندما نَقْبلُ أشياء بينما هم. |
Hayır, Simon.İlk gerçek ipucunu bulduk. | Open Subtitles | لا، سايمون، فكرتُنا الحقيقيةُ الوحيدةُ. |
gerçek haberciliğin yapıldığı Kanal 5'e geçtiğimde görüşürüz! | Open Subtitles | سوف اراكم على القناه 5 حيث هم يَعملونَ الأخبارُ الحقيقيةُ! |
gerçek haberciliğin yapıldığı Kanal 5'e geçtiğimde görüşürüz! | Open Subtitles | سوف اراكم على القناه 5 حيث هم يَعملونَ الأخبارُ الحقيقيةُ! |
Bu bir hastalık. Ben buradaki gerçek kurbanım. | Open Subtitles | انه مرض أَنا الضحيّةُ الحقيقيةُ هنا. |
İşte burası ilk gerçek öpüşmemin olduğu yer. | Open Subtitles | هنا حيث كانت قبلتُي الحقيقيةُ الأولى. |
gerçek oyun bundan sonra başlıyor. | Open Subtitles | اللعبة الحقيقيةُ تبدأ من الآن. |
gerçek lanet bu. | Open Subtitles | تلك اللعنةُ الحقيقيةُ. |
İşte bu gerçek mutluluk. | Open Subtitles | تلك السعادةُ الحقيقيةُ. |
gerçek mutluluk bu olurdu. | Open Subtitles | تلك السعادةُ الحقيقيةُ. |
- Üstelik gerçek bir hikayem var. | Open Subtitles | - وأنا عِنْدي القصّةُ الحقيقيةُ. |
Bu gerçek işte! | Open Subtitles | هذه الصفقةُ الحقيقيةُ |
Ben gerçek bir meseleyim. | Open Subtitles | أَنا الصفقةُ الحقيقيةُ. |
Annem; gerçek annem. | Open Subtitles | أمّي أمُّي الحقيقيةُ... |
İşte gerçek suç bu! | Open Subtitles | تلك الجريمةُ الحقيقيةُ! |