İşte o zaman tamam dedim.. Bir şekilde, hikaye, buzun içinde.. | Open Subtitles | و ذلك حينما برغم ذلك، حسنا ، الحكاية هي في الجليد. |
Ben de sizinle fotoğrafçılığın hikaye anlatma gücünü gösterdiğine inandığım bazı haber yorumları paylaşacağım. | TED | لذلك سأشارككم ببعض التغطيات الصور فيها حكت الحكاية بقوة |
Ama bu hikayeyi kullanıyorum çünkü gerçekten bana yardım etmek istediler. | TED | ولكني ذكرت هذه الحكاية لأنهم أرادوا بالفعل تقديم يد العون لي. |
Şimdi, bir çok yorumcuya göre kültürel adaptasyon birikimi ya da sosyal öğrenme hikayenin sonudur. | TED | لكثير من المعلقين، التأقلم الثقافي المتراكم، أو التعلم الاجتماعي، هو نهاية الحكاية. |
Margarita'nın, sevgilisinin yarıda kalmış hayaline olan bağlılığı, şeytani arkadaş grubunun maceraları ile arasında tuhaf bir bağlantı doğuruyor ve hikâyeyi gerçeküstü bir doruk noktasına sürüklüyor. | TED | والتي يحمل إخلاصها لحلم حبيبها المتروك علاقةً غريبة بمغامراته الشيطانية. ما له أن يأخذ الحكاية إلى ذروتها السريالية |
Onca acıklı hikâyenin içinde tek medikal neden yok. | Open Subtitles | لا توجد حقيقة طبية واحدة بتلك الحكاية البائسة |
hikâye şöyledir: 1.500 yıl önce antik dünyada, büyük bir ticaret merkezi olan Aksum İmparatorluğunda bir genç doğar. | TED | وإليكم الحكاية: منذ 1500 سنة، وُلد شاب في إمبراطورية أكسوم، والتي كانت تُعتبر المركز التجاري قديما. |
Her şekilde bir gazeteci Olay anlatmak için yaşar gerçeklere ulaşmak, ellerini kirletmek. | Open Subtitles | بكلا الحالتين، يعيش الصحفيين ليروا الحكاية ليظهروا الحقائق، ويتعاملوا مع قذارة المجتمع |
hikaye, siyasi çoğulculuğun temel bir platformu üzerinde durmaktadır. | TED | هذه الحكاية بنيت على أساس صلب من التعددية السياسية. |
Birşey daha var, anlatmak istediğim bir hikaye daha... | TED | هناك شيء آخر ، على ما أعتقد ، تحول جميل في الحكاية. |
Dai Manju 13 yaşında ve hikaye başlıyor | TED | داي مانجو هي في الثالثة عشرة من العمر عندما بدأت الحكاية. |
Bunların hiçbirini yapmaması tüm hikayeyi dindar bir masala dönüştürenlere karşı şikayet etmeyi kolaylaştırabilir. | TED | إنه، لم يفعل أي من اﻷشياء التي قد تسهل الحكم عليه بالافتراء، ﻹنهاء الحكاية كلها بوصفه مدعي التقوى واﻷساطير |
Bu hikayeyi birçok kez duydum. | Open Subtitles | بناءاً على سماعي لتلك الحكاية لمرات عديدة. |
Ona bütün hikayeyi anlatmayı denedim ama Riedenschneider beni engelledi. | Open Subtitles | حاولت أن أخبره الحكاية بالكامل ولكن أوقفني ريدنشنايدر. |
Devam edelim, hikayenin tamamı bu kadar değil, bu sadece başı. | TED | الآن لنستمر, تلك ليست نهاية الحكاية, تلك هي البداية فقط |
Fakat hepimiz hikayenin nasıl değiştiğini biliyoruz. | TED | ولكن كلنا نعلم ما آلت إليه تلك الحكاية. |
Redmond Jones ona tüm hikâyeyi anlattı. Tüm bu genç kızları boğan o. | Open Subtitles | حسناً، ريدموند جونز يحكي له الحكاية كاملة عن كل الفتياتي اللاتي خنقهن. |
Bir sonraki kitabımı senin hakkında yazmalıyım. İnan bana, güzel bir hikâyeyi nerede duysam tanırım. | Open Subtitles | يحسن بي تأليف كتابي التالي عنكَ صدّقني، أعرف الحكاية الجيّدة حينما أسمعها |
Bu hâlâ kendime gelemediğimi ve hikâyenin daha bitmediğini gösterir. | Open Subtitles | هذا يعني فقط أنني لم أتحسن. وهذه الحكاية لم تنتهي بعد. |
Yanlis türde birisine kendimi kaptirdim. Klasik hikâye, farkindayim. | Open Subtitles | إنّي أنجذب للنوع الخبيث من الرجال، أعلم، ذات الحكاية القديمة. |
150 fenike ama Olay bu değil. | Open Subtitles | خمسون قرشاً. ولكن تلك ليست الحكاية. |
Gördüğünüz gibi masal pek size anlatıldığı gibi değil. | Open Subtitles | وكما ترون، الحكاية ليست تماماً كما قُصت عليكم من قبل |
Size bir başka tutku hikayesi anlatacağım, ama bu kez üzücü bir tane. | TED | وهنا قصة عن الحب أخرى، ولكن هذه الحكاية حزينة |
Uzaylı istilâsıyla ilgili sıradaki öykü gerçektir. | Open Subtitles | الحكاية القادمة عن مواجهات المخلوقات الفضائية هي حقيقية. |
Hepsi yolda. Google Earth'te bir web sitemiz var. Google Earth bu konuda oldukça cömert davrandı bize çünkü bu öyküyü herkese anlatmamız gerekiyordu. Bunlar, şu anda iklim değişikliğinin en belirgin kanıtı aynı zamanda. | TED | ولدينا موقع على غوغل أرض غوغل أرض التي كانت كريمة كفاية لتقدم لنا — كل هذا بسبب أننا ندرك الإحتياج أن نروي هذه الحكاية , نظرا لأنها دليل مباشر للتغير المتطور للمناخ القائم الآن . |
Çünkü bu hikayede ki diğer son... | Open Subtitles | لأن النهاية المغايرة لهذه الحكاية |
Yine de bu üçüncü hikayeden sonra olacak. | Open Subtitles | مع ذلك، فهذا ما سيحدث بعد الحكاية الثالثة. |
Ve sadece o geçitlerde benim ülkem. O geçitlerde başlar ülkemin masalları. | Open Subtitles | وهناك فقط يبدأ وطني ذو الحكاية |
Ayrıca onunla aynı ekmeği paylaştım ve ikimiz de sağ kurtulduk. | Open Subtitles | إضافةً لذلك، مستعد لقسم الخبز معها ونعيش لنروي الحكاية |