"الحكمه" - Traduction Arabe en Turc

    • akıllıca
        
    • bilgelik
        
    • bilge
        
    Dikkat dağınıklığını kullanıp bunun gibi düşüncelerinizi bir kenara koymanız akıllıca olur. Open Subtitles قد يكون من الحكمه أن تستغلوا هذا و تتخلوا عن هذه الأفكار
    Majesteleri,geçmişte kalmış şeylerden bahsetmek akıllıca mı sizce? Open Subtitles فخامتك ,هل من الحكمه التحدث عم امور قد حدثت بالماضي ؟
    Patlama olmadan tamir edilmesi daha akıllıca geldi. Open Subtitles لقد إعتقدت أنه من الحكمه إصلاحها قبل حصول الإنفجار
    bilgelik, eğer bilgeye faydası yoksa çok korkunç bir şeydir Johnny. Open Subtitles كم تكون المعرفه شاقه رهيبه إذا لم تجلب الحكمه للعقلاء .. يا جونى
    Şanlı kentimizi yönetip koruması için... ona bilgelik bahşet. Open Subtitles امنحه الحكمه ليحرس و يحمي بلادنا المجيده
    Tanrı bize gerçeği bulmak için bilgelik versin, ve onu sürdürmemiz için güç versin. Open Subtitles ربما يمنحنا الله الحكمه لنهتدى إلى الصواب و القوه كى نتحمل
    Seçkin ve bilge kişilerden oluşan Jedi konseyi bu görev için seni seçmez diye endişeleniyorum. Open Subtitles كنت لاقلق لو ان الحكمه الجماعية للمجلس لم يختاروك لهذه المهمه انت افضل اختيار
    Yün pantolonla yangın direğinden kaymak pek akıllıca değilmiş. Open Subtitles حسنا يكفي القول أنني تعلمت اليوم أنه من غير الحكمه أن أنزلق بشكل متكرر على عمود الإطفاء مردتيا سروايل من الصوف
    Bu kadar erken tekrar gizli göreve göndermek akıllıca mı? Open Subtitles هل تظن أنه من الحكمه أن يذهب فى عمليه مجددا ؟
    Güçlerimizi bölmek akıllıca mı? Open Subtitles صاحب الفخامه أهو من الحكمه أن نقسم قواتنا
    Bence bu rüyalara takılman akıllıca olmaz, Harry. Open Subtitles أعتقد أنه ليس من الحكمه إستمرار هذه الأحلام يا هارى
    Zor durumda olduğunuzu duydum. Gururu bırakmanın daha akıllıca olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles لقد سمعت ان عائلتك تمر بمنحة حالياُ , الا يكون من الحكمه الاحتفاظ بالمال بدلاً من الاحتفاظ بالكرامه الغير مفيده؟
    Yalnız gelip gelmediğini öğrenmek akıllıca olabilir. Open Subtitles أتعرف من الحكمه أن تكتشف اذا كان جاء وحده
    Son olaylardan sonra, ...daha ileri gitmeden önce geminin bu bölümle ilgili verilerini .gözden geçirmek akıllıca olacaktır. Open Subtitles حسناً بالنظر للأحداث الأخيره ربما يكون من الحكمه أن نراجع بيانات السفينه عن هذا القطاع
    Bıktıran sızlanmalarını bir kızın önünde konuşmanın akıllıca olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles هل تظن أنهُ من الحكمه أن تتفوه بهذه التراهات أمام تلك الفتاة؟
    Genç değilsin, ama bilgelik yaşla gelir. Open Subtitles إنك لست شاباً لكن مع التقدم بالعمر تأتي الحكمه
    Keşke Ron da bağlantı kursaydı, ama o kadar çok bilgelik barındırıyor ki sadece yanında bulunarak bile bir sürü ebeveynlik dersi alabiliyorum. Open Subtitles اود حقا من رون الانخراط ولكنه يحمل الكثير من الحكمه حيث انني اتعلم نصائح عن الابوه بكل بساطة بكوني جواره
    bilgelik... adalet... yüreklilik... ve itidal. Open Subtitles الحكمه والعداله الثبات والأستقامه
    Tanrı bize gerçeği bulmak için bilgelik versin, ve onu sürdürmemiz için güç versin. Open Subtitles بمقدور الله أن يمنحنا الحكمه لنكتشف الصواب ـ و القوه لنجعلها تبقى ... آمين
    bilgelik... adalet... yüreklilik... ve itidal. Open Subtitles الحكمه والعداله الثبات والأستقامه
    Ermiş kişiler, gelecek meyvesini yerler ve sonra bilge sözleriyle geri dönerler. Open Subtitles الناس المقدسون يأكلون الفاكهه المستقبليه و بعد ذلك يعيدون كلمات الحكمه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus