"الحل هو" - Traduction Arabe en Turc

    • Çözüm
        
    • çözümü
        
    Çözüm kulak zarı veya timpanik membran ve orta kulağın minik kemikleridir. TED الحل هو طبلة الأذن أو الغشاء الطبلي، والعظام الصغيرة في الأذن الوسطى.
    Bu uçarken manevra yapabilen küçük bir nesne için çok pahalı bir Çözüm değil mi? TED أليس هذا الحل هو حل مكلف جداً بالنسبة لآلة طائرة صغيرة قابلة للمناورة.
    Bu Çözüm için Norton Sound Health Corporation adında kabile şeklinde faaliyet gösteren bir sağlık örgütüyle işbirliği yapıyorum. TED هذا الحل هو نتاج لشراكتي مع منظمة صحة قبلية تدعى مؤسسة نورتون ساوند للصحة.
    ve bir sonuca vardım: içinde bulunduğum çıkmaz eşsiz yada değil ama çözümü eşsiz olmalıydı. TED وتوصلت إلى استنتاج، على الرغم من غرابة المعضلة، إن المعضلة ليست غريبة، إنه الحل هو الذي لابد أن يكون غريبًا.
    Yarattığınız problem öyle büyük ki çözümü ise bir atom bombası patlatmak. Open Subtitles أنه مذهل، تعلمين لقد أنشئتي مشكلة كبيرة جدا و الحل هو بتفجير قنبلة ذرية
    O zaman Çözüm ne? Çözüm, bence, hukuk kurallarını bilgiye katmaktır. TED إذن ما هو الحل؟ الحل هو في اعتقادى أن نضيف .. إلى القانون ، قانون حق تملك المعلومات.
    Eğer onarılabilirlik yeni bir gereksinim ise, Çözüm yeni bir fonksiyon yaratmak, Bay Onarılabilirlik. TED إن كانت القابلية للتصليح هي المتطلب الجديد، فإذاً الحل هو بخلق دور جديد، الأستاذ. القابلية للتصليح.
    Çözüm tam orada değildir. Çözüm biraz daha kenardadır. Etrafa bakıyor olmak istersiniz. TED فالحل ليس هناك. الحل هو في المحيط الخارجي. تحتاج أن تنظر حولك.
    Biliyorum, Amy ile ayrıldıktan sonra kadınlardan uzaklaştın ama bence onların yerine eti koymak Çözüm değil. Open Subtitles بعد أن انفصلت عن آيمي عرفت أنك اقسمت على الابتعاد عن النساء لكن لم يخطر ببالي أن الحل هو التوجه للحم
    Çözüm, String'lerdir, yani tüm gerçekliğin kalbindeki kozmik senfonide çalan bir çello'nun telleri gibi titreşen çok küçük enerji birimleri. Open Subtitles الحل هو الخيوط قطع صغيرة من خيوط الطاقة مثل الخيوط فى التشيلو
    Çözüm, String'lerdir, yani tüm gerçekliğin kalbindeki kozmik senfonide çalan bir çello'nun telleri gibi titreşen çok küçük enerji birimleri. Open Subtitles الحل هو الخيوط, قطع صغيرة من تذبذب الطاقة مثل الخيوط فى التشيلو,
    Çözüm, String'lerdir, yani tüm gerçekliğin kalbindeki kozmik senfonide çalan bir çello'nun telleri gibi titreşen çok küçük enerji birimleri. Open Subtitles الحل هو الخيوط, تذبذب قطع صغيرة جداً من الطاقة مثل الخيوط فى التشيلو,
    Kimse ikisinden birini seçemeyeceğine göre, Çözüm bir üçüncüsü. Open Subtitles كما لا يمكن لأحد أن يختار واحدا من اثنين ، الحل هو ثالث.
    Çözüm Budizmin kendisinden bile daha eski kutsal bir gelenek. Open Subtitles الحل هو طقس مُخيف أقدم مِن البوذيين أنفسهم
    Bir şarkı dans için iyi olmadığında Çözüm daha yavaş dans etmektir. Open Subtitles عندما تكون الأغنية ليست صالحة للرقص، الحل هو الرقص ببطئ.
    Masum insanları öldürmenin bir Çözüm sağlayacağını mı sanıyorsun? Open Subtitles و كنت تعتقد أن ،،، قتل الأبرياء الحل هو ؟
    Bu yüzden, sıra dışı bir Çözüm düşünerek domatesi bir kutunun içinde büyüttüm. Open Subtitles لذلك , كان الحل هو التفكير خارج الصندوق بزيادة الطماطم الخاصة بي داخل الصندوق
    Bunun çözümü ise gözenekli asfalttan yol yapmaktır. TED و الحل هو صناعة طرق من إسفلت مسامي
    Bunun çözümü beni öpmekten geçer. Sonra da öldürürsün. Open Subtitles الحل هو أن تقبلني أولاً ثم تقتلني بعدها
    çözümü, açık denizlere açılmaktı. Open Subtitles كان الحل هو الهروب إلى عرض البحر.
    Ama bunun bir çözümü var, tuvalet yapmak. TED و الحل هو: أن تبني مرحاض.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus