Bu adamın talk show yapan, birisi olduğunu hatırladın mı? | Open Subtitles | هل تتذكر ذلك الشاب الذى ظهر فى كل برامج الحوارات ؟ ماذا كان اسمة ؟ |
-Neden "talk Show" yapan... | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ لِماذا نَكْتبُ إلى مضيّفِ برنامجِ الحوارات |
Kadınlar ucuz replikler, bel altı imalardan hoşlanmaz. | Open Subtitles | لا , لا , يا رفاق النساء لا تريد الحوارات الرخيصة والتلميحات الغير أخلاقية |
Yani bu anasını siktiğimle replikler yüzünden kapışmak yetmiyormuş gibi şimdi de kadınıma mı sulanıyor? | Open Subtitles | إذاً لا يكفي لكي أتقاتل مع اللعين بشأن الحوارات التوضيحية، الآن هو يشعر بأنه يستحق امرأتي؟ |
Fakat bu konuşmalar çok faydalı oluyor, en faydalılar arasından. | TED | ولكن هذه الحوارات كانت قيمة جدًا ومن بين الأقيم حقًا. |
Neden büyüklerimizle ve benzer durumdaki kişilerle bu tarz konuşmalar yapamıyoruz? | TED | لما لا نستطيع إجراء مثل هذه الحوارات مع شيوخنا و مع الأشخاص الذين قد يصلون لهذه المرحلة؟ |
Peki, bu tip konuşmaları nasıl daha sık ve kolay gerçekleştirebiliriz? | TED | إذاً، كيف يمكننا أن نفتح هذه الحوارات بشكل أسهل وأكثر؟ |
bildiğin gibi, sadece kötü bir talk şovda aptalca cümleler kurabilir.. | Open Subtitles | والشيء التالي أنت ستظهرين على بَعْض برامجِ الحوارات السيئِة |
Naziler, deodorant satıcıları güreşler, güzellik yarışmaları, talk şovlar... | Open Subtitles | النازيون، باعة مزيل الروائح المصارعون، مسابقات الجمال برامج الحوارات... |
Bunları pazar talk show'larına sakla. | Open Subtitles | دعنا نحتفظ بالمزح لبرامج الحوارات |
Var ya Charlotte'taki replikler de bu kadar berbatsa alsın Zanuck başına çalsın. | Open Subtitles | "إن كانت الحوارات في"شارلوت رديئة كحوارك هذا فليحض بها زاك |
Gün içinde yapılan bütün konuşmalar çok garip zamanlarda yapıldı ve telefonda. | TED | كل الحوارات كانت تحدث في أوقات غريبة من اليوم -- عبر الهاتف. |
Zor konuşmalar hala benim için kolay değil. | TED | لذا ما زالت الحوارات الحادة ليست نقطة قوتي. |
Zaman aldı fakat bu konuşmalar sonunda içime şüphe tohumları ekti. | TED | أخذ الأمر بعض الوقت، لكن في النهاية زرعت هذه الحوارات بذور الشك فيّ. |
konuşmalar sürdü gitti, kelimelerin zihinsel haritaları vardı ve çok geçmeden anlaşıldı ki dahilikleri karşısında şaşırmaktansa ben ciddi şekilde saçmalıklara maruz kalıyordum. | TED | و لكن الحوارات استمرت, مع خرائط عقلية للكلمات, و عاجلاً أصبحت العملية بدل أن تكون مليئة بالإبداع, لقد أصابوني حقيقة بحيرة مليئة بالهراء. |
MB: Bu yaptığımız konuşmaları, başka birileriyle yapın. | TED | هذه الحوارات التي نقوم بها قوموا بتلك المحادثات مع شخص آخر |