"الحيوات" - Traduction Arabe en Turc

    • hayat
        
    • hayatını
        
    • hayatları
        
    • hayatı
        
    • hayatlar
        
    • yaşamları
        
    • can
        
    • hayatların
        
    • yaşam
        
    • yaşamı
        
    • Yaşamlar
        
    • hayatlarını
        
    • yaşamların
        
    • canların
        
    hayat kurtarmak için yapmak istemediğin seçimler yapmak zorundasın aksi taktirde burada olmazdım. Open Subtitles إنقاذ الحيوات يتطلب منكِ أن تصنعي قرارات صعبة، وإلا لما كنتُ لأتواجد هنا
    Biliyorum. hayat kurtarmak. Özellikle de doktorların hayatlarını. Open Subtitles أعلم، لإنقاذ الحيوات و خاصةً حيوات الأطباء أنفسهم
    Bir insanın hayatı, birçoğunun hayatını etkiliyor. Open Subtitles حياة كل إنسان متصلة بالعديد من الحيوات الأخرى
    Bu uyuşturucular, bu kötülükler, sen olmasan bir hayatları olmayacaktı. Open Subtitles هاذه المخدرات، هذا الشر الزاحف التي لو بقيت لدُّمرت الحيوات
    Senin olduğunu sandığın hayatı geri almak için daha kaç hayatı mahvedeceksin? Open Subtitles كم عدد الحيوات التي ترغب في تدميرها لتسترد ما تعتقد أنه لك؟
    Eğer bütün hayatlar aynı olsaydı, ben de intihar ederdim. Open Subtitles لو كانت كل الحيوات متشابهة, لكنت أقدمت على الانتحار أيضًا.
    Tüm bu yaşamları bağlayan bir enerji, hava, dalga var. Open Subtitles هنالك طاقة, مصدر موجة تصل بين كل هذه الحيوات
    Sedyeci hayat kurtarmakla yükümlü, tehlikeye atmakla değil. Open Subtitles يفترض أن يقوم حامل النقّالة بإنقاذ الحيوات وليس تعريضها للخطر
    Kimsenin yapamadığı şekilde hayat kurtarıyor. Open Subtitles ينقذ الحيوات حيوات لا يمكن لغيره إنقاذها
    Amanda içeri girdiğinde pek çok hayat kurtuldu, sen de biliyorsun. Open Subtitles سيتم انقاذ الكثير من الحيوات بما ان أماندا بعيدة عن الشوارع انت تعرف ذلك
    hayat kurtarıp, kızları kapacaksın. Open Subtitles ستنقذ الحيوات و ستحصل على الفتاة التي تريدها
    Pek çok hayat daha başlamadan sönmek durumunda kalıyor. Open Subtitles تلك الألوف من الحيوات التى خلقت فقط لتهلك فى الحال
    Güzel bir iş. Teşhis bilimi. Bir gizemi çözüyor, hayat kurtarıyorsun. Open Subtitles إنّها وظيفة رائعة، تتضمن التشخيص وحلّ الألغاز وإنقاذ الحيوات
    Bir insanın hayatı, birçoğunun hayatını etkiliyor. Open Subtitles حياة كل إنسان متصلة بالعديد من الحيوات الأخرى
    Biraz kâr uğruna o hayatları... mahvedemem. Open Subtitles لا استطيع ان استمر بتدمير الحيوات لأجل مبالغ مالية
    Milyonlarca insanın hayatı etkilendi ve durum daha da kötüleşebilir. Open Subtitles ملايين الحيوات تأثرت، وربما لم نرى أسوء مافي الأمر بعد
    Yaptıkları yok ettiğimiz hayatlar... Open Subtitles أشياء قمنا بها؟ الحيوات التى حطمناها ,ذلك كُلّ ما سَيَحْسبُ.
    En narin yaşamları bile yok edebilecek bir ahlaksızlık abidesi. Open Subtitles والفساد الاخلاقي يمكنه تحطيم حتى اكثر الحيوات كياسة
    Aynı zaman dilimi içinde dünya barışını sağlamış olsak kurtaracağımız can sayısından daha fazla. TED وهذا أكثر من الحيوات التي من الممكن أن ننقذها إذا حققنا السلام العالمي في نفس الفترة الزمنيّة.
    En uzun hayatların bile insanı bu yüzden sarhoş ettiğini kabul ediyorum. Open Subtitles وإدراك هذا يجعل حتّى أطول الحيوات تكابد تنغيصًا أشدّ.
    Yani bu yüzden kısa ve bitmek bilmeyen vahşi yaşam serisinin ardından en sonunda ben olarak doğdum. Open Subtitles لذلك بعد عدد غير منتهي من الحيوات الصعبة القصيرة أخيراً ولدت كما انا الآن
    Kendi küçük bölgesi dışında, galaksideki tüm yaşamı sona erdirmek fikriyle de birlikte, elbette. Open Subtitles بغاية مسح كامل الحيوات فى المجرة ,باستثناء , زاويته الصغيرة بالطبع
    Dinle bak, Geçmiş Yaşamlar Pavyonu'na gitmeliyiz. Open Subtitles أنا أعلم ما علينا أن نفعله. علينا أن نذهب إلى جناح الحيوات السابقة.
    Yiten yaşamların hasatı soğuk tarafından süpürüldü. Open Subtitles وحصاد من الحيوات المهدورة, اهلكها البرد بقسوته.
    Aldığım canların hiçbirini bu listeye eklemediğini hepiniz fark ettiniz. Open Subtitles لاحظتم أنه لم يذكر أياً من الحيوات التي أخذتها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus