"الحُزن" - Traduction Arabe en Turc

    • Keder
        
    • üzüntüden
        
    • Yas
        
    • kedere
        
    • üzüntüydü
        
    • kederi
        
    Eğer sonsuz mutluluk mu yoksa sonsuz Keder mi diye sorsalardı, her zaman kederi seçerdim. Open Subtitles إذَا اضطُرِرِت لِلإختِيَار بَين السَعادَة القُصوَى والحُزن الشَدِيد سَأختَار دَائِماً الحُزن
    Keder. Bir amacı var mı? Open Subtitles عن الحُزن سواء أكان له هدف أمْ لا.
    Onun üzüntüden öleceğini biliyordum hep. Open Subtitles حسناً , عرفتُ دوماً بأنه سيموت من الحُزن.
    Seni hiç anlamıyorum. üzüntüden başka ne verdim ki sana. Open Subtitles أنا لا أفهمك انا لا أمنحك إلّا الحُزن
    Bu kadar Yas tutman kafi. Artık resmi görevine dönme vaktin geldi. Open Subtitles إنتهى وقتُ الحُزن عليك مواصلة واجباتك الرسمية
    Bu laneti sevdiğin herkese yaptıracağım, ve bu kedere bir an daha tahammül edemeyecek hale geldiğinde de sana yaptıracağım, ve kendi bokunun içinde boğulurken sana güleceğim. Open Subtitles سأضعُ لعنةً على كُل شخصٍ تُحبُه و عندما لا يُمكنكَ تحمُّل الحُزن لثانية واحدة سأضعُ اللعنةَ عليك
    Hayir, üzüntüydü. Open Subtitles لا ، بلّ كان (الحُزن).
    Keder ve öfke içinde boğuştum... Open Subtitles ...تَخَبَّطتُ في الحُزن و الغَضَب
    "Keder ve Pide". Open Subtitles ك"الحُزن وPita."
    Blake'e göre, Keder ve neşe el ele yürürler... "Vadinin vahşetindeki sessizlik." Hatırladın mı? Open Subtitles بحسَب (بليك) فهُما يتماشيان معاً البهجَة و الحُزن... "يمشيانِ في وُديان البرية" أتذكُر؟
    Keder hakkında konuşmak istiyorum. - Tabii ki. Open Subtitles أودّ التحدّث عن الحُزن .
    üzüntüden aklimi yitirmistim. Open Subtitles كُنتُ خارِجاً عَن طَوري مِنَ الحُزن
    Bu üzüntüden başka bir şey getirmez. Open Subtitles هذا, لا يجلب شيء سوى الحُزن
    Yas tutmaktan başka çaremiz kalmadı. Open Subtitles لم يبقَ بيدنا شيءٌ لنفعله سوى الحُزن عليه
    Dediğim gibi, Yas tutmanın doğru ya da yanlış bir yolu yoktur. Open Subtitles حسناً ، كما قُلت سابقاً ، ليس هُناك صواب وخطأ بشأن طريقتنا في التعبير عن الحُزن
    Sağduyunun yanlış anlaşılması kedere neden olabilir. Open Subtitles هناك شعور نقاءٍ زائف يُرافق الحُزن غالباً.
    Hayır, üzüntüydü. Open Subtitles لا ، بلّ كان (الحُزن).
    Aynı kederi bir daha... yaşayamam diye düşündüğünü biliyorum... peki ya bu neşeyi yaşama şansını kaçırıyorsan, bu hastalığı atlatacak birisinin yanında olma zevkini kaçırıyorsan? Open Subtitles أعلمُ أنكَ تُفكِّر... . أنكَ لا يُمكنكَ تحمُّل الحُزن ثانيةً، لكن...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus