Kendi tasarımımız olan performansı artırılmış... bir helyum-neon lazer bıçağıyla desteklendi. | Open Subtitles | المركبة الغاطسة، معدّلَة لحَسَّن الأداء مشرط الليزرِ نيونِ هليومِ تصميمِنا الخاصِ. |
Bir insanı Kendi parmak izini kullanarak tuzağa düşürmek mümkün. | Open Subtitles | كَمْ أنت يُمْكِنُ أَنْ تُؤطّرَ شخص ما بطبعِ إصابعهم الخاصِ. |
Kendi evinin dışında bir yerde sevgi gösterisi yaparak ne halt yiyorsun? | Open Subtitles | بِحقّ الجحيم ما تَعْملُ إبْداء حنيناً خارج بيتِكَ الخاصِ على أية حال؟ |
Ben sadece bazılarının Kendi seslerini dinlemek istediğini anlatmak istedim. | Open Subtitles | أنا فقط عَنيتُ أشباهَ شخص ما لسَمْع صوتِ صوتِهم الخاصِ. |
Fırtına doruk noktasındayken kaptan yolcuların Kendi güvenlikleri adına ranzalarına bağlı kalmalarını emretti. | Open Subtitles | في قِمَّةِ العَاصِفَةِ , أَمرَ القائدَ المسافرين لكي يُرْبَطوا في أسرّتهم لأمانِهم الخاصِ. |
Eğer onu kendisi kurtarmıyorsa ben de onu Kendi hatasında kurtardım. | Open Subtitles | إذا هو لا يُوفّرَها نفسه، ثمّ أنا أُنقذُه مِنْ خطأِه الخاصِ. |
Kendi işine bakacak kadar akıllı bir kızsın. | Open Subtitles | أنت نوع خاص لذلك ذكية بما فيه الكفاية لتدبير عملها الخاصِ |
Senin sorunların umurumda değil. Onu Kendi yöntemlerimle ve ben istediğimde hesaplaşacağım. | Open Subtitles | أنا لست مهتماً بمشاكلك يافالكون سأنال منه بطريقتي الخاصة ، في وقتي الخاصِ |
Kendi yatağımda yatmak ve çocuklarımı görmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أُريدُ الذِهاب إلى البيت. إلى سريرِي الخاصِ وأطفالِي. |
Kendi icadı onu da öldürecek. | Open Subtitles | هو سَيَمُوتُ في الأيدي لاإختراعِه الخاصِ. |
Neyse ki haftaya Kendi evim e geçiyorum. | Open Subtitles | إشكرْ الله، أَحْصلُ على مكانِي الخاصِ الإسبوع القادم. |
Kendi suyunu kendin al. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تَحْصلَ على قدحِ مائكَ الخاصِ. |
4331 Knight Sokağı. 7 Temmuz'da Kendi isteğiyle ifade verdi.". | Open Subtitles | 4331 شارع فارسِ. مُقَابَل يوليو/تموز سابعاً في الطلبِ الخاصِ. " |
Adamım Kendi ürünüden biraz fazla yapıyorsun. | Open Subtitles | الرجل، أنت تَعْملُ قليلاً الأكثر من اللازم مِنْ مُنتَجِكَ الخاصِ. |
Kendi mahzenimizden. Tadı hissedebiliyorum. | Open Subtitles | إنه مِنْ قبونا الخاصِ ,لقد ميَّزتُ الطعم |
Kendi küçük dünyanda kal, Henry. Sen bunları anlamazsın. | Open Subtitles | إبقَ في عالمكَ الصَغيرِ الخاصِ بكَ، هنري إن ذلك يُشوّشُكَ فقط |
Kim Kendi kanından birine sırt çevirebilir? | Open Subtitles | كَيْفَ شخص ما يُديرُ ظهره على لحمِه الخاصِ ودمِّه؟ |
Kendi kaderimizi çizdiğimize inanırdım hep. | Open Subtitles | أنا أَتمنّى دائماً بأنّنا نكُون سادةَ قدرِنا الخاصِ. |
Böceklerden anlamam ama çoğu hayvan Kendi bölgesinde avlanır. | Open Subtitles | أَعْني، أنا لا أَعْرفُ كثير حول البقِّ، لكن أكثر صيدِ الحيواناتِ في فنائهم الخلفي الخاصِ. |
Kendi oğluma söylediğim şeylerin hepsini tartışmamız gerektiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لَمْ أُفكّرْ بأنّنا كان لا بُدَّ أنْ نُناقشَ كُلّ شيء أَقُولُ إلى إبنِي الخاصِ. |