"الخطرِ" - Traduction Arabe en Turc

    • tehlikede
        
    • riske
        
    • Tehlike
        
    • riski
        
    • risk
        
    • Riziko
        
    Yapmayın, bu şaka değil. Gerçekten tehlikede olabilirsiniz. Open Subtitles أنت رجال يُمكنُ أَنْ يَكُونوا في الخطرِ الحقيقيِ.
    Birşey söylemedim çünkü fazla tepki göstermeni istemedim senin ve Austin'in tehlikede olabileceğini düşündüm. Open Subtitles ويُفكّرُك وأوستن كَانتْ في أيّ نوع الخطرِ.
    tehlikede olduklarında içgüdülerini dinlemezler. Open Subtitles هم لا يَستمعونَ إلى غرائزِهم الخاصةِ عندما هم في الخطرِ.
    Sean, dediğine göre senin yüzünü düzeltirken bende aynı riske girdim? Open Subtitles تَعْني بالطّريقة نفسها وَضعتُ نفسي في الخطرِ عندما ثَبّتُّ وجهَكَ، شون؟
    Penguen haklı. Tehlike Tüneli'ne hoş geldiniz. Open Subtitles البطريقَ على حق مرحباً بكم في نفقِ الخطرِ
    Bu riski daha fazla almak istemiyoruz. Open Subtitles نحن لَسنا راغبينَ لتَحَمُّل ذلك الخطرِ أكثر.
    Eminim, şu anın bir risk almak için iyi bir zaman olmadığına katılıyorsundur. Open Subtitles أَنا متأكّدُ أنت سَتُوافقُ بأنّ الآن لَسْتَ الوقت للتَغَازُل بأيّ درجة الخطرِ.
    Sonuçta ben sadece ben olarak, bütün kurabiyeleri yiyerek ve Riziko'ya bağırarak katılarak. Open Subtitles مِنْ النهاية أَنا لِوحدي، أكل كُلّ الكوكيز ويَحْزرُ مسموعاً إلى الخطرِ.
    Öteki tehlikede olanlar ise, çılgın bir adamın kaprisine rehin olmuş, otobüs yolcuları. Open Subtitles الناس الآخرون في الخطرِ مسافري الحافلةِ... إحتجزتْ رهينةً في نزوة مجنون.
    Bir senatör yüzünden tehlikede miyim yani? Open Subtitles تَقُولُ أَنا في الخطرِ مِنْ عضو كونجرس؟
    Önce hayatın tehlikede diyorsunuz. Open Subtitles أولاً تُخبرُني حياتَي في الخطرِ.
    tehlikede olabilir. Open Subtitles Huh. أَنا قلقُ حولها، نيك. هي قَدْ تَكُونُ في الخطرِ.
    Sookie'nin hep anlattığına göre vampirlerin seni sadece tehlikede olduğunda hissettiğini sanıyordum. Open Subtitles الطريق Sookie جَعلَه صحيح دائماً، فكّرتُ مصاصي الدماء يُمْكِنُ أَنْ يَحسّوك فقط عندما أنت كُنْتَ في الخطرِ.
    - Hayatın hep tehlikede olur. Open Subtitles حياتكَ سَتَكُونُ في الخطرِ.
    Ama riske girmenin daima iyi olduğunu görmüş olduk. Open Subtitles هذا يعني، هو أفضلُ دائماً لتَحَمُّل الخطرِ.
    Ailemi riske atacak hiç bir şeye izin vermem Open Subtitles أنا سَأَسْمحُ للا شيءِ لوَضْع نا عائلة في الخطرِ
    Yüzlerce masum sivilin hayatını riske atıyor olabilirsin. Open Subtitles أنت يُمْكِنُ أَنْ تَضعَ مِئاتَ حياة المدنيين الأبرياءِ في الخطرِ.
    Ödlek olmayacaklar, Tehlike karşısında cesur olacaklar. Open Subtitles لَنْ يَكُونوا جبناءَ،' هم سَيَكُونونَ شجعان' ' .تجاه الخطرِ
    Tehlike seviyesi. Tekrarlıyorum.Tehlike seviyesi. Open Subtitles مستوى الخطرِ.إعادة. مستوى الخطر
    O der ki, "Bütün varlıklar ölüm ve Tehlike karşısında titrer. Open Subtitles هو يقول، "كُلّ الكائنات تَرتعدُ قبل الخطرِ والموتِ.
    Eğer doğruysa, bu riski alamayız. Open Subtitles أذا كان هذا صحيحآ، لن نَستطيعُ تَحَمُّل الخطرِ.
    Ben... o köhne lokantayı alıp ne hale getirdiğini görünce çok etkilendim ve bu riski almaya da hazırım. Open Subtitles أنا معجب جداً بما فعلته بالمطعم المكسور ومستعد لتَحَمُّل الخطرِ
    Şey, özel hayatım kesinlikle risk altında olmamalı. Open Subtitles حَسناً، سريتي بالتأكيد لَنْ تَكُونَ في الخطرِ.
    Din propagandasından Riziko'ya ne ararsan var. Open Subtitles حَصلنَا على كُلّ شيءِ مِنْ... . . السيد المسيح إلى الخطرِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus