"الخوف و" - Traduction Arabe en Turc

    • korku ve
        
    • Korkunca
        
    • panik
        
    • korkuyu
        
    • ve korku
        
    Aramıza katılmayı hak etmek için korku ve paranoyayı arkada bırakmaları lazım. Open Subtitles لينالوا حق الانضمام إلينا يجب أن يتركوا وراءهم الخوف و جنون الارتياب
    Bir yanda korku ve ilgisizlik, öbür yanda coşku ve mizah ve bu ikisinin arasındaki dinamikler. TED هي القوى الحركية بين الخوف و اللا مبالاة من ناحية و الحماسة و الفكاهة من ناحية أخرى.
    O birinci elden, ülkesine yüklenen sefalet, korku ve başarısızlığı deneyimliyor. TED إنه يعاني مباشرةً من البؤس و الخوف و الفشل المفروض على دولته.
    Diğerleri hala korku ve intikam dolu eski hikayeler satıyorlar... artık size yardım edemezler. Open Subtitles الباقون صنيعة الخوف و روايات الاولين لن ينفعوك اذا ادمى هذا الصدر
    Korkunca herkes saçma şeyler düşünür. Ama düşündükleri şey kesinlikle gerçekleşmez. Open Subtitles الجميع تراودهم مشاعر من الخوف و لكن في النهاية يتبين لهم أنهم كانوا يتخيلون
    Seni durduran iki şey var: korku ve sağduyu. Open Subtitles هناك شيئان يوقفك, الخوف و الأحساس المشترك
    Tüm korku ve kaygı şamatasını kesip at, sadece gevşe ve salın. Open Subtitles ليقطعوا كل أمور الخوف و القلق هذه و يمرحوا بكل بساطة
    Ka-pow! Şuraya bak. korku ve bebek pudrası kokusu aldığımı biliyordum. Open Subtitles إستمع لهذا, لقد شممت رائحة مجموعة شاذة من الخوف و بودرة الأطفال
    Medya ile gazlanan korku ve panik çabucak yayıldı ve sonunda ülkeyi bölüp ve parçalayınca, asıl amaç yüzünü gösterdi. Open Subtitles نشر الخوف عبر وسائل الإعلام ساهم في نشر الخوف و الرعب بسرعة و قام بتقسيم البلد إلى الهدف الحقيقي من وجهة النظر هذه
    Bazen kendimizi korku ve çaresizlik, sıradanlık ve kargaşa umutsuzluk ve trajedi içinde kaybederiz. Open Subtitles أحياناً، عندما نضيع في الخوف و اليأس في الروتين و الثبات و في المآسي و ضياع الأمل
    Bazen, umutsuzluğun ve trajedinin, değişmez ve süregelen korku ve çaresizliği içinde hissettiğimiz anlarda Tanrı'ya Bavarya şekerli kurabiyeleri için şükredebiliriz. Open Subtitles أحياناً، عندما نضيع في الخوف و اليأس في الروتين و الثبات و في المآسي و ضياع الأمل
    Bazıları karşılıksız dâhi olsa, aşkı ararlar diğerleri korku ve ihanetle çevrelenmişken. Open Subtitles , بعضهم يبحث عن الحب , حتى لو أنه غير مطلوب بينما البعض الآخر يدفعهم الخوف و الخيانة
    Bunlardan ilki şu an onun için mevcut değil, ve o da bu yüzden bizim en temel dürtülerimize çalışıyor korku ve açgözlülük. Open Subtitles الأول غير متوفرة له في الوقت الحاضر لذا إنه يستغل غرائزنا الأساسية الخوف و الجشع
    Gittiğim her yerde yüzlerini saran korku ve şüpheyi görüyorum. Open Subtitles في كل مكان أذهب أرى الخوف و الشكّ الذي يطارد وجوههم
    Savaşı çevreleyen şehrin korku ve histerisi ve zamanın yazarlarını nasıl etkilediği. Open Subtitles الخوف و الجزع الذي أحاط البلدة أثناء الحرب الأهلية و تأثيرها على بعض الكتّاب بتلك الفترة
    - Beyindeki korku ve stres oradan geliyor. Open Subtitles جزء من الدماغ مسؤول عن معالجة الخوف و القلق
    Hiç değişmeyen, bir korku ve işkence anında mahsur kalmış, ...ama ya öyle değilse? Open Subtitles الذي لا يتغير أبدا عالقا في لحظةٍ من الخوف و العذاب لكن ماذا لو أنها ليست كذلك
    Kendimizi ülkece korku ve öfke siyasetine teslim ettik. Open Subtitles ‫نحن في هذا البلد تركنا أنفسنا لتأسرنا سياسات الخوف و الغضب
    Korkunca herkes saçma şeyler düşünür. Ama düşündükleri şey kesinlikle gerçekleşmez. Open Subtitles الجميع تراودهم مشاعر من الخوف و لكن في النهاية يتبين لهم أنهم كانوا يتخيلون
    Sue ülkedeki tüm siniri ve korkuyu emerek oy topluyor. Open Subtitles سو تفوز بالأصوات باخراج الخوف و الغضب من الناس
    Üzüntü ve korku neşe ve keyif ve tüm diğer ruh hallerimizin içinde bulunabilir olmamız, bu inanılmaz değerlidir. TED إن القدرة على الشعور بالحزن و الخوف و البهجة و المتعة و كل الأمزجة الأخرى التي نشعر بها، إنه لأمر قيّم جداً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus