Hayır ama Tanrının bizi porno starı olarak yarattığına inanmıyorum. | Open Subtitles | لا لكن لا سَامَحَ اللَّهُ عِنْدي فكّرَ جنسي بنجوم الدعارةِ |
porno oyuncularının aylık sağlık raporunun internette olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ إعتِقاد تلك الدعارةِ سجلات صحةِ الممثلين الشهريةِ على الإنترنتِ. نعم، حقّ. |
Peki sen porno endüstrisini bırakıp tek eşli bir ilişki düşünür müsün? | Open Subtitles | أَعْني أنت حاطة في دماغك تَرْك الدعارةِ الصناعة جملةً و عِنْدَها علاقة أحادية الزواج؟ |
Siz bütün dünyanın özellikle de Amerika'nın en tanınmış porno yıldızlarından birisiniz. | Open Subtitles | أنت أحد أكثر نجومِ الدعارةِ شهرةِ على الفيديو والإنترنتِ |
Henry Walsh, adı minibüste bulunan porno dergilerden birinin üzerindeydi. | Open Subtitles | هنري والش، اسمه على إحدى هذه خرقِ الدعارةِ الذي وُجِدَ في الشاحنةِ. |
Seni, o porno partisine götürmemeliydim. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ لا أَخذَك إلى ذلك حزبِ الدعارةِ. |
Pek gitmiyor. Kötü porno izlemek gibi. | Open Subtitles | حَسناً، حتى الآن، هو مثل مُرَاقَبَة الدعارةِ السيئةِ. |
Beni tek şaşırtan şey porno zulası bulmamış olması. | Open Subtitles | الوحيدون يُفاجئونَ هناك سابق لَمْ يَجدْ a يَخفي مِنْ الدعارةِ العَنيفةِ. |
- porno ve dövüşlerdeki bilgileri yüzde 92. | Open Subtitles | - وعي على الدعارةِ والمعركةِ blogs: 92 %. |
porno filmlerindeki gibi yani | Open Subtitles | كما يحدث فى أفلامِ الدعارةِ. |
Tıpkı porno filmlerdeki gibi. | Open Subtitles | هو مثل في نَقرِ الدعارةِ... |