Öğrenciler, var olan en soyutlanmış ve en vahşi diktatörlüğün gelecek liderleri olmaları beklenen 270 genç adamdı. | TED | كان الطلاب 270 شاباّ فتياً الذين يعدّون قادة مستقبل اكثر الاماكن الديكتاتورية وحشية و عزلة في الوجود. |
Askeri diktatörlüğün ortadan kaldırdığı... henüz kimliği belirlenememişlerin kalıntıları. | Open Subtitles | بقايا المفودين في عهد الديكتاتورية العسكرية و الذي لم يجري التعرف على هويتهم بعد |
Bay Gardner, diktatörlüğün avantajları var galiba. | Open Subtitles | سيد غاردنر, أظن أن للأنظمة الديكتاتورية امتيازاتها الخاصة |
O hâlde diktatörlük de makinelerinin aşırı çoğunluğunun hükümet veya küçük bir elitist grubun ellerinde olması demek. | TED | وأصبحت الديكتاتورية تعني أن عدد كبير من الماكينات مركزة بأيدي الحكومة أو قلة من الصفوة. |
1936'da Neruda Madrid'de konsoloslukta çalışırken iç savaş çıktı ve bir faşist askeri diktatörlük hükümeti devirdi. | TED | في عام 1936، حينما كان نيرودا يعمل في القنصلية في مدريد، نشبت حرب أهلية وأطاحت الديكتاتورية العسكرية الفاشية بالحكومة. |
Öyle zalim öyle acımasız bir diktatör olarak hüküm sürdün ki bu bütün anıtlardan daha fazla hatırlanacaktır. | Open Subtitles | لديك إرث من الوحشية و الديكتاتورية المستبدة و هذا سوف يبقى أكثر من اي تمثال |
Gerçekten bu ufak diktatörlüğün beni bir şeyden uzak tutabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد حقا أن هذه الديكتاتورية صغيرة سوف تبقني بعيدا من أي شيء؟ |
Ayaklanma iki ay öncesine kadar burayı yöneten askeri diktatörlüğün kalıntılarından kaynaklanıyor. | Open Subtitles | التمرد هو في الأغلب بقايا الديكتاتورية العسكرية التي أدارت هذا المكان حتى شهرين |
Bir diktatörlüğün nasıl yıkıldığını görmek istiyorum. | Open Subtitles | أرغب في رؤية سقوط الديكتاتورية |
Napolyon döneminde,diktatörlüğün totaliter mucidi. | Open Subtitles | نابليون ,مخترع الديكتاتورية الشمولية |
diktatörlüğün devrilmesinden sonra | Open Subtitles | بعد سقوط الديكتاتورية |
Anneniz diktatörlük döneminde Şili'den çıkarılarak sınır dışı edildi. | Open Subtitles | والدتك جرى طردها من تشيلي ابان عهد الديكتاتورية |
Brezilya'yı zalim bir askeri diktatörlük yönetiyordu, bu yüzden,tutuklanma,sınır dışı ve işkence olasıydı. | Open Subtitles | كانت ترزح البرازيل تحت الديكتاتورية القاسية لذا فرص التعرض للتهجير والتعذيب طائلة |
ÜIkemizde diktatörlük ve Beyaz Saray Sözcülüğü olmadığı için soruyorum. | Open Subtitles | اسألُ لأننا لا نعيش في عصر الديكتاتورية وبصفتي المتحدثة الإفتراضية بإسم الكونغرس |
Aynı zamanda bilmelisiniz ki hiçbir ülkenin kaderinde ezilmek yoktur, diğer yandan da hiçbir ülke ya da insan baskı ya da diktatörlük karşısında güvende değildir. | TED | ولكن في نفس الوقت عليكم أن تعرفوا لا يوجد بلد موجه من أجل أن يصبح مضطهدا، لكن في نفس الوقت، لا يوجد أي بلد أو أي شخص محصن ضد الاضطهاد أو الديكتاتورية. |
Bu daha çok bir diktatörlük olur. | Open Subtitles | ... أعني ، هذا سيكون نوع من الديكتاتورية كما درسنا |
Benim trenimde diktatörlük var ve kahrolası diktatör benim! | Open Subtitles | قطاري هو قطار الديكتاتورية اللعين! وأنا الديكتاتور اللعين! |